Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
Uygulamamızı İndir

‘DÜNYA ÇOCUKLARIN ETRAFINDA DÖNÜYOR’

Varsayılan Resim

Vantrolog Çiğdem Dağtekin, çocukları için yaptığı kuklaları mesleği haline getirdi ve bugüne kadar sayısız çocuğun hayatına dokundu. Dağtekin, 'Yetenek Sizsiniz' yarışmasında finale kalarak adını tüm Türkiye'ye duyurmayı da başardı.
EVLİ ve 2 çocuk annesi Çiğdem Dağtekin, 2014 yılında Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü’nden mezun oldu. Bir süre mesleğini icra etse de daha sonra sisteme ayak uyduramadığı ve çocuklarına daha fazla zaman ayırmak istediği için görevinden ayrıldı. Bu süreçte çocuklarının gelişimine katkı koyması amacıyla kukla yapmaya karar veren Dağtekin, bu alanda Türkiye’de çok fazla çalışmanın olmadığını, sadece İzmir’de bir firmanın kalıp üretimi yaptığını ancak çok yüksek fiyat talep ettiğini öğrendi. Yurtdışından getirdiği kukla kalıbına şekil veren ve adını çok sevdiği kayısı marmelatından esinlenerek ‘Marmelat’ koyan Dağtekin, bir süre sonra dudaklarını hareket ettirmeden ve 4 farklı ses çıkararak konuşabildiğini fark etti. Bu yeteneğini keşfettikten sonra 2016 yılında ‘Kuklamanya’ adını verdiği kendi tiyatrosunu kuran, eğitim kurumlarına giderek ‘Marmelat’ aracılığıyla çocuklara eğitici ve öğretici bilgiler veren Dağtekin, bu sezon ‘Yetenek Sizsiniz’ yarışmasına katıldı. Finale kalmaya hak kazanan ve adını tüm Türkiye’ye duyuran Dağtekin, hiçbir ticari kaygı gütmeden yaptığı mesleğinde çocukların geliştiğini görmekten büyük mutluluk duyduğunu dile getirdi.

‘2 YIL UĞRAŞTIM’

Sürekli üretme ihtiyacı hisseden biri olduğunu dile getiren Çiğdem Dağtekin, ‘İlk çocuğum doğduğunda oynaması için tahtadan kuklalar, bez bebekler yapmaya başladım. Sonrasında oğlumun o kuklalarla, bez bebeklerle oynarken konuşma telaffuzunun, hareketlerinin düzeldiğini fark ettim. Sonra bu alanda kendimi geliştirmeye karar verdim. Yurtdışından kalıplar getirttim ve ‘Marmelat’ı yaptım. İlk çalışmalarım başarısız oldu ancak en ince ayrıntısına kadar detaylı çalıştım. Şu anki halini alabilmesi için 2 yıl uğraştım. Bir gün ‘Marmelat’ın arkasına geçip oğlumla konuşurken yeteneğimi fark ettim. Dudaklarımı hareket ettirmeden konuşturabiliyordum ve 4 farklı ses çıkarabiliyordum. Bir süre sonra bunu kontrolsüz yapmaya başladım ve ses tellerim zarar gördü. Nefesimi doğru kullanmaya başladım ve ‘Marmelat’ın arkasına saklanmadan konuşmaya başladım’ diyerek bu işe nasıl başladığını anlattı.

GÜLDÜRÜRKEN EĞİTİYOR

Çocukları için yaptığı bir şeyin bir anda hayatını değiştirdiğini ve mesleği olduğunu dile getiren Dağtekin, şunları söyledi: ”Kuklamanya’ adını verdiğim tiyatroyu kurdum ve özel bir içerik hazırlayarak okullarda gösteri yapmaya başladım. Bir gösterim sırasında öğretmenlerden biri bir çocuğun süt içmek istemediğini ve ‘Marmelat’tan o çocuğun süt içmesi için ricada bulunmasını talep etti. ‘Marmelat’ rica edince o öğrenci hemen sütü içti. O an benim aklımda bir ışık yandı. Marmelat’ı bu tür eğitimlerde kullanabileceğimi fark ettim. Öfke kontrolü, tuvalet ihtiyacı gibi eğitimlerin yer aldığı 1 yıllık bir program hazırladım ve eğitim kurumlarını gezerek uygulamaya başladım. Bir öğrenci tuvalet ihtiyacını söylemiyormuş. Aile çok uğraşmasına, araştırmasına rağmen sebebini öğrenememiş. Marmelat’ı görünce içini döktü, neden tuvaletten korktuğunu anlattı. Aslında ‘Marmelat’ karakteriyle birçok çocuğa yardımcı da olmuş olduk.’

YARIŞMA SERÜVENİ

Daha önce yakın çevresinin bu yeteneğiyle ‘Yetenek Sizsiniz’ yarışmasına katılmasını önerdiğini ancak bu yıla kadar beklediğini söyleyen Dağtekin, ”Marmelat’ın form olarak hazır olduğuna inandığım an başvurdum. Bu yıl, tüm Türkiye’nin ‘Marmelat’ı tanıması gerektiğini düşündüm ve harekete geçtim. Ve çok güzel geri dönüşler oldu. Finale kadar çıktık. Şimdi finalin yapılacağı tarihin açıklanmasını bekliyoruz. Benim için çok iyi bir tanıtım oldu. Gösterilen ilgi arttı. Sosyal medya hesaplarımdan yaptığım paylaşımlar artık daha fazla kişiye ulaşıyor. Ben, o paylaştığım içeriklerde eğitici konular işlediğim için birçok insana yardımcı olabiliyorum. Bu benim adıma sevindirici. Yeni kapılar da açtı bana. Panellere katılarak düşüncelerimi insanlarla paylaşma imkanı bulabiliyorum. Yarışma sonuçlandığında her şey çok farklı olabilir’ diye konuştu.

KENDİ ÇOCUKLARINDAN AYIRMIYOR

‘Marmelat’ dışında 8 karakter daha olduğunu ve Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan tüm yasal hakları satın aldığını belirten Dağtekin, ‘Diğer karakterler de tıpkı ‘Marmelat’ gibi eğitici bilgiler veriyor. Aynı zamanda ‘Marmelat’ ile kendi söyleyemediklerimi söylüyorum ve kimse bir şey söyleyemiyor. Çünkü insanlar artık onu gerçek bir karakter, bir çocuk gibi kabul etmiş durumda. Ben de ona göre davranıyorum zaten. ATV’de yayınlanan Son Durak programından aradılar ve konuk etmek istediler. ‘Marmelat, o saatte uyuyor’ dedim. İlk önce şaşırdılar, sonra ‘Tamam’ dediler. Zaten kendi çocuklarımdan ayırmıyorum. Alışverişe çıkarken bile yanımda götürüyorum. Kendi çocuklarıma kıyafet alır gibi ‘Marmelat’a da kıyafet alıyorum. İşimi çok seviyorum. Belki de sevdiğim için bu kadar başarılı oldum, Marmelat bu yüzden çok sevildi’ dedi.

‘ÇOCUKLAR BENİM İÇİN APAYRI’

Sadece çocuklar için değil büyükler içinde gösteri yapmak için teklif aldığını anlatan Dağtekin, ‘Bir bankanın çalışanlarına gösteri yapmam için benimle iletişime geçtiler. Artık çok geniş kitlelere hitap edebiliyoruz. Biz, Marmelat ile çok şey yaşadık. Hastanelerin onkoloji servislerinde tedavi gören çocuklar ‘Marmelat’ ile tanıştıktan sonra değerleri artış gösterdi. Damağında yarık olan bir çocuğumuzun telaffuzu düzeldi. Çocuklar benim için apayrı. Çocuğun olduğu her yerde olmayı tercih ediyorum’ diye konuştu.

‘KUKLA KÜLTÜRÜMÜZÜ GELİŞTİRMEDİK’

Türkiye’nin kukla tarihinin çok eskiye dayandığını ancak zaman içerisinde bu kültürün geliştirilmediğini söyleyen Dağtekin, şöyle konuştu: ‘Bizim Hacivat ve Karagöz karakterlerimiz vardı. Ancak geliştirmemişiz, günümüz şartlarına uygun hale getirememişiz, yeni karakterler ekleyememişiz. Ben şu an sadece Marmelat’ı yapıp bıraksaydım, kendimi geliştirmeseydim, karakterler eklemeseydim bir süre sonra tıkanacak, başarılı olamayacaktım. Keşke o dönem üzerine düşülseymiş. Maalesef bu konuda çok geri kalmışsız.’

‘ASLA PES ETMEYİN’

Birçok insan 4 sene üniversite okuyup sonra KPSS’den iyi bir puan alabilmek, devlet memuru olabilmek için can atıyor. Aslında kendi yeteneklerini keşfetmeyi deneseler belki de çok daha mutlu, çok daha başarılı olacaklar. Yeter ki pes etmesinler. Ben, Marmelat’ı hiçbir zaman güldürü öğesi olarak kullanmadım. Unutmamak gerekiyor ki dünya, çocukların etrafında dönüyor. Eğer var olmak istiyorlarsa farklı şeyler denemek zorundalar. Bir iş yapıyorlarsa da güzel yapsınlar. Benim hiçbir ticari kaygım yok. İstanbul’da beyin ameliyatı olan bir çocuk var. Marmelat’ın videolarını izleyince mutlu oluyormuş. Hastaneye ziyarete gittiğimde animatörlerin gelmediğini öğrendim. Gereksiz görüyorlar, görmesinler. Bu dokunuşlar çok önemli.

VANTROLOG NEDİR?

Sesin kullanımına dair birçok teknik var. Bunlardan biri de vantrologların yaptığı. Vantrolog, gösteri amaçlı sesi kullanan kişinin sesin başka bir kaynaktan geldiğine inandırmasıdır. Bu noktada Vantrolog, diyaframı kullanarak ve dudaklarını hareket ettirmeden bu sesi çıkartır.İzleyici ise sesin farklı bir kaynaktan geldiğine inanır. Uzun bir çalışma gerektiren bu yetenek, dünyada sayılı insanda bulunur. Vantrolog, ses çıkarma tekniklerini kullanarak ses tellerinin kasılmasını sağlar ve sesini boğuklaştırabilir. Vantrologlar ilk kez Antik Yunan ve Antik Mısır dönemlerinde gösteri yapmıştır. (Abdullah ÖZKAN)

Haber Muhabiri: Mehmet USLU