Asgari ücrete 500 lira zam getirilerek 2 bin 825 lira 90 kuruş oldu. Antalya'daki sendika temsilcileri yapılan zammın açlık sınırının da altında olduğunu belirterek tepki gösterdi
2021 yılı asgari ücreti açıklandı. Toplantı neticesinde asgari ücrete 500 lira zam getirilerek 2 bin 825 lira 90 kuruş olduğu belirtildi. Asgari ücretin belirlenmesi süresi boyunca Birleşik Kamu İş Konfederasyonu asgari ücretin en az 3 bin 100 lira olması gerektiğini söylerken, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) asgari ücretin en az 3 bin 800 lira olması gerektiğini açıkladı. Alınan karar ile asgari ücretin 2 bin 825 lira olmasına tepki gösteren DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi Vedat Küçük, Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık, Yol İş 2 Nolu Şube Başkanı Cemil Ünal, Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, yapılan zammın açlık sınırının altında olduğunu belirterek tepki gösterdi. Sendikalar yapılan zammın kabul edilemeyeceğini kaydetti.
3 BİN 800 OLMALIYDI
İşçiler geçinemiyorken ülkeyi yönetenler işçiyi korumak yerine uygulamaya çalıştığı ‘düşük ücret politikasıyla’ milyonları sefalete mahkûm yaşamaya zorluyor’ diyen DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi Küçük, verilen zammın insanlık onuruna yakışmadığını söyledi. Türkiye’de asgari ücretin tespitinde uluslararası standartlara uyulmadığına dikkat çeken Küçük, ‘Uluslararası normların hesaplarına göre asgari ücret tespitinde işçinin ailesi dikkate alınırken, Türkiye’de, Asgari Ücret Tespit Yönetmeliği’nde yer alan tanımda işçinin ailesi asgari ücretin dışında bırakılıyor. 2021 asgari ücretin net 3 bin 800 lira olması gerektiğini söylemiştik. Yine işçilerin durumu dikkate alınmadan, işveren ve devlet yararına kararlar alındı’ diyerek bunu kabul etmediklerini belirtti.
‘SEFALET ZAMMI’
‘Ülkemizde yaklaşık 10 milyon emekçi 2 bin 825 lira ücretle insani olmayan koşullara mahkum edildi’ diyen Kamu İş Genel Başkanı Mehmet Balık, ‘Açıklanan rakam insanlık onuruna aykırı ve patronların istediği sefalet zammı. Zam oranı ortalama enflasyonun, yaşam gerçeklerinin altında ve açlık sınırının bile oldukça altında kaldı. Bugünkü haliyle asgari ücret açlık ücreti haline geldi. Ekonomik kriz ve pandeminin etkisiyle asgari geçim koşullarının 2020 yılında zorlaştığı ülkemizde, ekonomik ve sosyal yaşam şartları her geçen gün kötüye gitti. Ekonomik kriz çarşıda, pazarda, marketlerde ve alışverişin yapıldığı tüm noktalarda ağır şekilde yaşandı. Yılbaşından itibaren yürürlüğe girecek zamlar ve vergi artışlarının emekçilerin cebini ve mutfağına daha da etkileyeceği gerçek. Emekçilerin gerçek gündemini oluşturan işsizlik, zamlar, vergi yükü ve asgari yaşam şartları çözülmek bir yana daha da derinleşiyor’ açıklamasını yaptı.
100 DOLAR DEĞER KAYBI
‘TÜİK’e göre gıda fiyatları son bir yılda yüzde 21 oranında arttı. Bizim yaptığımız gıda harcamaları araştırmasına göre 2020 yılının tümünde en fazla tüketilen gıda maddelerinin fiyatında son bir yılda yüzde 29,9’a yakın artış oldu’ diyen Balık, ‘Ocak ayından bugüne döviz kurlarında yaşanan artış ise yüzde 32,77 oranında gerçekleşti. Asgari ücret döviz kuru karşısında 100 dolar değer kaybetti. Tüm emekçilerin kemer sıkma politikasına kurban gittiği ekonomik krizde, yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşayan yurttaşlar, gıdasındaki, suyundaki, elektriğindeki ve doğalgazındaki vergilerin ve zamların altında eziliyor. Emekçilerin ücret artışları başta olmak üzere, en temel ekonomik ve sosyal talepleri söz konusu olduğunda AK Parti iktidarı ve patronlar bahaneler sunuyor. Ancak yerli ve yabancı sermayeye kaynak aktarmaya gelince sınırsız teşvikler veriliyor’ diyerek tepki gösterdi.
‘KABUL EDİLEMEZ’
Verilen zammın beklentinin altında olduğunu söyleyen Yol İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Ünal, sıkıntılı bir süreç olduğunu belirtti. Türk İş olarak şerh koyduklarını söyleyen Ünal, ‘Açıklanan asgari ücretin kabul edilemez bir rakam olduğunu söyledik. Onlar her ne kadar enflasyon düşürüp yüzde 21 gibi bir zam yaptıklarını söyleseler de asgari geçim indirimi ile beraber 1 çocuklu aile 2 bin 919 lira, iki çocuklu 2 bin 960 lira, 3 çocuklu 3 bin 013 lira gibi bir ücretle şu an parasını alacak. Biz ilk etapta 2 bin 825’i duyduğumuzda hemen orada tepkimizi ortaya koyduk. Bunun kabul edilebilecek bir şey olmadığını söyledik. Asgari ücretin için beklentilerini karşılamanın çok altında olduğunu anlattık. Alım gücü de zayıfladı enflasyon rakamları da çok yüksek’ diyerek işçilerin emeğinin karşılığının verilmediğini söyledi.
‘SADAKA BİLE DEĞİL’
Diyanet işlerine göre bu yıl bir günlük fitre ücretinin 27 lira olduğunu söyleyen Tüm Bel Sen Antalya Şube Başkanı Karakurt, ‘Kişinin bir aylık fitre parası 810 lira tutuyor. Dört kişilik bir ailenin aylık toplam fitresi ise 3 bin 240 lira. Dolayısıyla da hükümet ve işverenin ortaklaşa belirlediği 2 bin 825 TL asgari ücret sadaka yerine bile geçmiyor. Sonucun böyle olacağını bilmelerine rağmen sendikaların asgari ücret tespiti sürecinde temsil ettikleri İşçileri sahaya çıkarma yerine tribünde tutmaları ise bilerek ve isteyerek milyonlarca emekçiye karşı işlenmiş bir suçtur. Dolayısıyla da asgari ücret meselesinde işçilerin karşısında hükümet ve patronların yanında sendika ağalarının da yer aldığı bir gerçek. İnsanca yaşanacak bir ücret için işveren ve hükümet yanında sarı ve yandaş sendika ağalarına karşı da mücadele etmek şart oldu. Dolayısıyla da pandemi koşullarında İnsanca yaşanacak bir ücret meselesi virüs yanında, sendika virüslerine ve pandemi koşullarını da bir fırsata çeviren tek adam rejimine karşı hak, hukuk ve adalet mücadelesine dönüştü’ dedi.
Özel/Dilan ERAY