DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi Vedat Küçük, bugün Serbest Kürsü'de
Türkiye’de milyonlarca işçi, emekçi, kamu çalışanı, emekli ve dar gelirli şiddetli bir geçim krizi ile karşı karşıya.
Bir yandan yüksek enflasyon, diğer yandan artan vergi yükü ile ücretlerimiz erimeye devam ediyor.
‘Dünya bizi kıskanıyor’ diyenler Türkiye’nin Avrupa’da en düşük asgari ücrete sahip ikinci ülke olduğunu söylemiyor.
Sendikalı olmanın önüne engeller çıkaranlar, grevleri yasaklamakla övünenler Türkiye işçi sınıfını asgari ücrete veya asgari ücrete çok yakın ücretlere mahkûm ediyor.
Biz zam yağmurunun altında yaşam savaşı verirken ‘enflasyon düşüyor’ diyenler, resmi enflasyonu hesapladıkları çarşıyı, pazarı, marketi açıklamıyor. Önce enflasyonu düşük göstererek sonra da enflasyona göre ücretleri artırarak hepimizin ekmeğine el uzatıyorlar.
TÜİK’in resmi verilerinde dahi enflasyon yüzde 84, gıda enflasyonu ise yüzde 103 civarında gerçekleşti. Emeklilerde ve düşük gelirlilerde gıda enflasyonu ise yüzde 131-151 arasında.
Ama bu da yetmiyor. Yüksek enflasyon nedeniyle büyük alım gücü kaybı yaşayan bizler bir de vergi yükünün altında eziliyoruz. Ücretlerimiz artsa bile önemli bir bölümü vergiye gidiyor.
Bizler DİSK olarak yıllardır hatırlatıyoruz: ‘Vergide adalet olmadan ücrette adalet olmaz’.
Asgari ücret gündemi vesilesiyle, gelirdeki adaletsizliklerin gündeme geldiği bu süreçte vergi sistemindeki adaletsizliklere de dikkat çekiyoruz.
DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi Vedat Küçük