20 Şubat'ta ilaçlara gelecek zam beklentisi nedeniyle ecza depolarının fırsatçılık yaptığını ve piyasaya ilaç sürmediğini iddia eden Tüketiciler Birliği Antalya Temsilcisi Neşet Gündüz, 'Eczanelerle ilgili had safhada şikayetalıyoruz' dedi
TÜKETİCİLER Birliği Antalya Temsilcisi Neşet Gündüz, 20 Şubat’ta ilaçlara gelecek olan zammı işaret ederek, vatandaşın ve eczacıların ilaç bulmakta zorlandığını belirtti. İlaç stokçuluğunun geleneksel bir hal aldığını söyleyen Gündüz, durumun eczanelerle bir alakası olmadığını ve eczacının da zor durumda kaldığını belirterek, ‘Sürümü yavaşlatılan ilaçların arasında, antibiyotikler, ağrı kesici ve analjezikler, öksürük şurupları, tansiyon ilaçları, astım ilaçları var’ bilgisini verdi.
HER SENE AYNI
Gündüz, 20 Şubat’ta ilaçlara gelecek zam beklentisi nedeniyle, bu tarih öncesinde ilaçlara ulaşmakta zorluk çekildiğini belirterek,’Her sene uyarıda bulunduğumuz ilaç stokçuluğunun patates ve soğan stokçuluğundan hiçbir farkı yoktur. Stokçuluk hem hukuki olarak suçtur hem de insanlık suçudur. Sağlık Bakanlığı, Gümrük Ticaret Bakanlığı ve Rekabet Kurumu’nın devreye girmesi gerekiyor. Ama bu kurumlar tüketiciler gibi seyirci olmaktan başka iş yapmıyorlar. Döviz kurundaki değişkenlik ilaç fiyatlarını da etkiledi. Zamlı fiyatların 20 Şubat’ta geçerli olacak olması fırsatçılığı da beraberinde getirdi. Ecza depolarının 20 Şubat’taki zam beklentilerinden dolayı, ilaç bulunamaması ile ilgili eczanelerden ve tüketicilerden had safhada şikayetalıyoruz. Görüştüğümüz eczacılar da tüketici kadar sıkıntılı ve sorunun kendilerinden kaynaklanmadığını ifade ediyor. Bu geleneksel hal almış olan ilaç stokçuluğu veya fırsatçılığına son verilmelidir. En önemlisi durumun farkında olan denetim ve cezai şartları oluşturacak kurumları göreve çağrıyoruz. Bu 20 Şubat’a özel bir mahrumiyet, kader olmamalıdır’ dedi.
‘GEÇEN SENE OLDU’
Gündüz, ‘Depoda var ama az gelmiş. Yani yok demiyorlar 10 tane lazımsa 1 tane bulabiliyorsun’ diyerek, ‘Hastanın 3 aylık raporu 4 kutu diyelim biz birini verip bir hafta sonra tekrar bakalım reçeteyi kuruma teslim edene kadar kapatmadan kalanları temin etme derdine düşülüyor. Bir iş tek seferde değil 10 seferde anca tamamlanıyor’ şeklinde konuştu. Üretici firmalarda bir bekletme olduğunu iddia eden Gündüz, ‘Aslında ispatı şudur, biz hemen 21’inde neredeyse bütün malları bulabiliyoruz. Bu ne demek bunun altında ne yatıyor. Geçen sene bu değişikliği gördük’ örneğini verdi.
‘FIRSATÇILIĞA DUR DEMELİ’
Son bir haftada ilaç almak için eczaneye giden hastaların stoklarda ilaç kalmaması nedeniyle, muadili ilaçlar kullanıldığını anlatan Neşet Gündüz, ‘En büyük sorun ise kanser ilaçlarının da bulunamıyor olması. Eczacılarımız, kendilerinin hasta ile karşı karşıya getirildiğini savunarak durumdan şikayetçi olduklarını ifade ediyor. Eczacılar ve ecza depoları geri çevriliyor. Tüketiciler Birliği olarak buna seyirci kalmayacağız. Vatandaşlarımız zaten sıkıntı içerisinde iken ikinci bir defa daha sıkıntı yaşamaları bizleri üzüyor. Adeta bir kartel oluşturulmuştur. İvedilikle Rekabet Kurulu ve ilgili bakanlıkların bu fırsatçılığa dur demeleri gerekiyor’ ifadelerini kullandı.
‘HASTALAR ELİ BOŞ DÖNÜYOR’
Gündüz, son dönemde kuruma ulaşan başvuru ve şikayetlerde, bazı üretici firma ve ecza depolarının stoklarında olmasına rağmen ecza deposu, eczanelerin taleplerini geri çevirdikleri ve fiyat artışı olacak ilaçların satışını yapmadıkları ilaçları ancak fiyat değişikliğinin geçerli olduğu tarihten sonra piyasaya vereceklerini bildirdiklerini söyleyerek, ‘Bu bağlamda, ülkemizde ilaçların piyasada bulunabilirliğine, dolayısıyla hastaların ilaca erişimine engel teşkil etmek suretiyle piyasaya ilaç verilmemesi durumuna karşı gerekli tedbirlerin alınması, konunun kamu sağlığı bakımından ehemmiyet arz ettiği hususu göz önünde bulundurularak azami hassasiyetin gösterilmesi gerekmektedir’ şeklinde konuştu.
HANGİ İLAÇLAR YOK?
Sürümü yavaşlatılan ilaçların arasında, antibiyotikler, ağrı kesici ve analjezikler, öksürük şurupları, tansiyon ilaçları, astım ilaçlarının olduğunu kaydeden Gündüz, ‘ Herhangi bir ilacı stok yaparak çalışma imkanı bulunmayan eczacılarımız da hastaları ne yazık ki ‘ilaç elimizde yok’ diyerek elleri boş geri göndermek zorunda kalmaktadırlar. Ancak sonuçta ilacı hastaya ulaştıramayan eczacı olduğu için hastalarla eczacılarımız yine de karşı karşıya kalmaktadır. Tüketicilerimiz, isterlerse sağlık ve ticaret müdürlüklerine şikayette bulunabilirler. Eczacıların zan altında bırakılmaması, hastalarımızın ilaca ulaşabilirliğinin sağlanması ve bu ayıplı hizmetin son bulmasını istiyoruz’ dedi.
Özel/Dilan ERAY