Antalya kitapçıları, basılı kitap ve süreli yayınlardan KDV alınmamasını içeren kanunun yürürlüğe girmesinin kitap alışverişine ve okuma oranına olumlu yansıyacağını düşünüyor.
KİTAP satışında yeni düzenleme getiren kanun teklifi, TBMM tarafından kabul edilmesi ve Resmi Gazete’de de yayımlanmasıyla yürürlüğe girdi. Kanuna göre artık basılı kitap ve süreli yayınlardan katma değer vergisi alınmayacak. Antalya kitapçıları düzenlemenin kitapların hak ettiği değeri görmesine katkı sağlayacağını düşünüyor.
Elmalı Mahallesi’nde kitapçılık yapan İlhami Dilek, yeni düzenlemenin okuma oranını ve kitap alışverişini arttıracağını söyledi. Dilek, ‘Kitapta yüzde 8, dergide de yüzde 1 KDV vardı. 10 liralık kitapta 80 kuruş, 20 liralık kitapta 1 lira 60 kuruşluk bir KDV oranı vardı. 100 liralık kitap alındığında 8 lirası KDV olarak cepten çıkıyordu. Biz bunu müşteriden alıp devlete veriyorduk. Yeni düzenlemenin gelmesiyle birlikte bu paralar vatandaşın cebinde kalacak. KDV’lerin sıfırlanması gerçekten iyi oldu. Umarız ki kalıcı olur. Kalıcı olursa okumaya olumlu yönde etkisi olur’ şeklinde konuştu.
TEŞVİK POLİTİKALARI İZLENMELİ
Kitaba olan ilginin artırılması için yapılanların bununla sınırlı kalmaması gerektiğini söyleyen Dilek, ‘Kitapların maddi değerini değil manevi değerini ön plana çıkaracak politikalar izlenirse insanlar okumaya daha fazla yönelebilir. KDV’nin kaldırılması da küçük de olsa bu yolda atılan önemli bir adım oldu. Ama yine de tek başına bu yetmez. Kitap oluşturma sürecinde kullanılan kağıt gibi malzemelerin fiyatlarının da düşürülmesi lazım. Bu tür uygulamalar hem alıcıyı hem de satıcıyı iyi etkiler. Biz isteriz ki kitaplar ucuza satılsın, herkes okusun. Bugün sıradan bir kitap bile 20-25 lira. Türk edebiyatının en önemli eserlerinden olan Çalıkuşu romanı 60 lira oldu. Günlük 50-60 liraya çalışan bir işçi bu kitabı nasıl alacak? Eğer alırsa bir gün boyunca bir kitaba çalışmış olacak. Çocuğu olan çocuğunun dersi, ödevi, serbest okuması için bu kitapları nasıl alabilir? Biz okumanın teşvik edilmesini istiyoruz. Umarız devamı gelir’ diyerek okumaya teşvik edici politikalarının devamının gelmesi gerektiğini dile getirdi.
İNTERNET FAYDALI OLABİLİR
Okuma oranının düşük olmasının yalnızca ekonomik nedenlerden kaynaklı olmadığını belirten Dilek, ‘Ekonomik nedenleri bir yana, halkın da genel anlamda kitaplara ilgisi az. Nedeni ise cep telefonu ve internet. Artık insanlar kitap okumak için basılı bir kağıt grubuna ihtiyaç duymuyor. O sayfaları çevirmekle uğraşmıyorlar. Direkt olarak internet üzerinden okuyorlar. Öğrenci kesimi daha çok kitap alıyor fakat o da zorunluluktan. Bize gelenlerin geneli dersleri için, üniversiteye hazırlık için çalışma ve test kitapları alıyor. Zorunlu durumlar dışında okuma yapan gençlerin sayısı çok az. Aslında teknoloji doğru kullanılırsa internet mecralarından da kitap okumaya teşvik doğru bir şekilde gerçekleştirilebilir. Kitaplar bizim en yakın dostlarımız. Dünyanın stresinden uzaklaşmak istediğimiz anlarda en büyük yardımcılarımız kitaplar oluyor. Kitapçılar olarak bize de bu dostlarımızı halkla buluşturma görevi düşüyor. Onları halka sevdirme noktasında da devletimizden hareket bekliyoruz’ şeklinde konuştu. Anıl ÖZEN