Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Coşar, 'Kesik Minare' olarak bilinen Şehzade Korkut Camii'nin minaresindeki ahşap üstü kurşun kaplamanın aslına uygun olduğunu vurguladı. Coşar, caminin 2020'nin ramazan ayında ibadete açmak istediklerini söyledi
TARİHİ Kaleiçi’nde, ilk dönemlerinde kilise olarak inşa edilen, İkinci Bayezid’in oğlu Şehzade Korkut tarafından camiye çevrilerek adının verildiği Şehzade Korkut Camii’nde 1896 yılında yangın çıktı. Çatısı ve minaresinin ahşap külahı yanan cami ibadete kapatıldı. Yangın sonrasında yenilenmediği için cami halk arasında ‘Kesik Minare’ olarak adlandırılmaya başlandı. Camiye daha önce 6 kez revizyon yapılsa da en ciddi restorasyon 1974 yılında yapıldı. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2017 yılında restorasyon çalışmalarına 7’nci kez müdahale edilerek başlandı. Geçen aylarda Şehzade Korkut Camii’ne kurşun kaplama külah takıldı. Restorasyon çalışmalarının aslına uygun olmadığını düşünenler sosyal medya üzerinden eleştiride bulundu.
ELEŞTİRİLERE CEVAP
Eleştirilere cevap veren Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Coşar, minareye eklenen külahın aslına uygun olduğunu ve bu şekilde kalacağını belirtti. Minarenin yanmasının sadece buraya münhasır bir şey olmadığını belirten Coşar, ciddi maliyet gerektirdiği için minarenin uzun süre tamamlanamadığını söyledi. Hüseyin Coşar, ‘Sosyal medyada bazı tartışmalar var. Özgünü kesik minare, sanki antik çağda da kesikti diye yorumlar var. Fakat bizim elimizde 1890’larda buraya gelen bir mimar vasıtasıyla çizilen plan var. Çizimde minarenin tam olduğu zaten belli. 2017 yılında ihale hazırlıklarına başladık ve yer teslimi yaptık. Şu an bir bilim heyetiyle, uzman ekiple çalışıyoruz. Bu kişilerin gözetiminde, denetiminde restorasyon faaliyeti yapıyoruz. Projelerimiz geçti. Kiliseden camiye, camiden kiliseye gibi dönüşüm geçirmiş. Bundan dolayı yapıda çok fazla müdahale var’ diye konuştu.
Minare külahının restorasyona uygun yapıldığını vurgulayan Hüseyin Coşar, ‘Minare kurşunla kaplandı. Tüm camilerdeki minareler de bu şekilde. Bütün minareler bu şekilde yapılıyor. Bunun özgünü de böyleydi. Minare, 1500’lü yıllarda ekleniyor. Öncesinde minare var mıydı, yok muydu bilmiyoruz, ama bu minarenin Şehzade Korkut tarafından eklendiği ve o dönem ikinci defa camiye çevrildiğini biliyoruz. Sosyal medyada bir kısım ideolojik tartışmalar yapılıyor. Bazıları bilmediğinden dolayı söyleyebiliyor. Eski eserlerde yapılan restorasyon özgününe uygun olmalı ve minarenin tipolojisi belli. Aynı dönemde yapılmış tüm cami ve mescitlerin minaresi var. Özgününe aykırı bir imalat yapılmadı. Burası ilk çağlardan beri kesik minare değil’ diye konuştu.
2020’DE AÇILACAK
Şehzade Korkut Camii’ne yapılan minare külahının bu şekilde kalacağını belirten Hüseyin Coşar, ‘Restorasyonda yeni veriler ortaya çıkıyor. Dışarıdaki kazıları devam edebilir. Açık hava müzesi olması için bazı imalatlar yapılacak. Amacımız 2020 Ramazan ayında Şehzade Korkut Camii’ni ibadete açmak’ dedi.