SES Antalya Şube Eş Başkanı Şükran İçöz, bugün Serbest Kürsü'de
Pandemi ile mücadelede ölüyoruz, iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle ölüyoruz, mobbing altında ağır çalışma koşullarında kalp krizinden ölüyoruz, uzun çalışma saatleri ve nöbet sonrası uykusuzluk ve yorgunluktan dolayı kaza geçirerek ölüyoruz.
Biz artık bu ülkede hastanelerde hayat kurtarmak yerine arkadaşlarımıza ağıt yakmaktan, yas tutmaktan yüreğimiz acıyor, soluk alamıyoruz. Arkadaşlarımızı ambulans kazalarında, polikliniklerde, acillerde kırıma uğrar gibi iş cinayetlerinde kaybediyoruz. İş cinayetlerini önlemek bizlerin can güvenliğini korumak ve kollamak zorunda olan sağlık yöneticilerinin ölen arkadaşlarımızın arkasından yaptıkları sorumsuzca, aymazca açıklamalar ise biz de ki öfkeyi, isyanı ise daha da büyütüyor. Kahroluyoruz hepimiz. Soruyoruz birbirimize bu mu bize verilen değer? İnsan hayatı bu kadar değersiz mi? Bir bedenden, ya da bir sayıdan mı ibaretiz? Nedir bizi bu kadar önemsiz ve savunmasız kılan? Aslında cevabı da, ne yapmamız gerekeni de biliyoruz hepimiz.
Bu sağlık sistemi ile şifa dağıtmak mümkün değildir. Bu sistem sağlık emekçileri ve halk için daha fazla sağlıksızlık üretmektedir. Değersizleştirilen mesleklerimiz, siyasilerin ve idarecilerin sağlık emekçilerine yönelik hürmetsiz yaklaşımları ve kullandıkları dil şiddeti körüklemektedir.
Başka bir sağlık sistemi ve başka bir yaşam mümkün.
Vazgeçmiyoruz! Kabul Etmiyoruz!
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şube Eş Başkanı Şükran İçöz