Hisarçandır'daki maden ocakları nedeniyle bölgeye özgü olan endemik bitki türleri Şakayık, Kemer Orkidesi ve Olimpos Safranı yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Ayrıca bölgeye özgü çandır fasulyesi de ciddi tehlike altında
ANTALYA Ekspres Gazatesi’nde Güven Güneş’in haberine göre Hisarçandır’da faaliyetlerine devam eden maden ocakları endemik bitki türlerini tehdit ediyor. Ağaçlara zarar veren, su kaynaklarının kurumasına neden olan Hisarçandır’daki maden ocakları Antalya’ya özgü olan endemik bitkileri de yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bırakıyor. Endemik bitkilerin yanında Antalya ile özdeşleşen piyazın ana kaynağı olan Çandır fasulyesi de sadece bu bölgede yetiştiği için yok olma tehlikesi ile karşı karşıya gelmiş durumda.
ŞAKAYIKLAR YOK OLUYOR
Antalya’da düzenlenen EXPO 2016’nın simgesi olması nedeniyle tüm dünyaya adını duyuran şakayık çiçeği yok oma tehlikesi yaşıyor. Bölgedeki endemik bitki türlerinin Nisan ve Mayıs aylarında çiçek açmaya başladığını söyleyen Hisarçandır sakinlerinden Mustafa Çakmak, ‘Buraya özgü çiçekleri her yıl gittikçe daha da az görmeye başladık. Nisanda açmaya başlayan şakayıkları hala göremedik’ ifadelerini kullandı.
KÖYLÜLER TEHDİT EDİLDİ
Hisarçandır sakinlerinin maden ocağına karşı tepki koyup dava açtıktan sonra tehdit edildiklerini iddia eden İlknur Çoksu ise ‘Burada yaşayan insanlar atadan, dededen beri burada yaşıyorlar. Buralar bizim evimizken başkaları için rant kapısından başka bir şey değil. Bizler maden ocağına itirazlarımızı ettik v eylem yaptık. Yıllarca mücadele verdik. Evimiz yok olmasın diye ve hiç geri adım atmadık. Bu yaşananlardan sonra buradaki vatandaşlara direkt ve dolaylı yollardan tehditler gelmeye başlandı. Önce sosyal medya üzerinden ardından üstü kapalı haber göndererek ve en sonda direkt tehdit edildik’ dedi.
ZEYTİNLİĞİM YOK OLDU
İlknur Çoksu, ‘Bölgede tarım çeşidi çok fazla. Bizde zeytincilikle uğraşıyorduk. Kesilen ağaçlarımız oldu aynı zamanda başka kişilerinde kesildi. Tarım ve hayvancılığı öldürdüler. Arıcılık, sera, zeytin, küçükbaş hayvancılık varken bugün artık hiç biri kalmadı. Biz yine de vazgeçmeyeceğiz. Son kalan bizleriz. Bizlerde eğer buradan gidersek ve bölgeyi terk edersek kimse kalmayacak. Issızlığa ve kaderine terk etmeyeceğiz köyümüzü’ ifadelerini kullandı.
TURİZM YOLU VE ENDEMİK BİTKİLER
Mahalle sakinlerinden Mustafa Çakmak ise ‘Tarihi Likya yolu burada başlıyor. Doğa yürüyüş parkur güzergahı ve Sarısu doğa güzergah yolları da buradan geçmektedir. Doğa turizmi açısından son derece önemli bir nokta olması ile birlikte bu bölge ciddi tehlike altında. Bölgeye has yetişen Deve Dikeni, Tesbih Ağacı, Tokuz Otu, Kuşkonmaz, Harnup, Şakayık, Kemer Orkidesi ve Olimpos Safranı gibi endemik türler ise yok oluyor. Bunlar aynı zamanda Antalya demektir. Bunlar yok olursa Antalya’da önemli bir parçasını kaybedecektir’ dedi.
PİYAZI MEŞUR EDEN ‘ÇANDIR FASULYESİ’
Hisarçandır’ın çok özel bir yönü olduğuna dikkat çeken Türkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, ‘Hisarçandır’ın ayrı bir önemi de şudur; Antalya piyazının yapıldığı fasulye yalnızca burada yetişiyor ve başka bir yerde de yetişmesi mümkün değil. Bu fasulye Çandır fasulyesi olarak bilinir. Antalya’nın da markası olmuş bir fasulye olması ve piyazdaki unsurunu da düşünürsek önemi de anlaşılır. Adını da sırf bu nedenle bölgesel olarak yetiştiği yerden almıştır. Taratorlu piyazda tek kullanılan fasulyedir. Bu yönüyle Çandır fasulyesinin korunması en az endemik bitkiler kadar önemlidir’ dedi. Editör: Esra Yağcı