Antalya Mimarlar Odası, deprem felaketinin yaşandığı illerde Bakanlık ve TOKİ'nin sınırsız inşaat yetkisi almasını eleştirdi
ANTALYA Mimarlar Odası, tarafından 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yaşanan afet sonrası süreç ile ilgili açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada bugüne kadar sağlıklı, sağlam ve güvenli yaşam çevrelerinin oluşturulmasına yönelik yeterli önlem alınmadığı vurgulandı. Yapılan açıklamada ‘Bölgedeki yapılaşma ve imar sürecinin yeniden başlatılmasına odaklanıldığını 126 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile ormanlar, meralar ve koruma alanları yapılaşmaya açılmış; Bakanlık ve TOKİ’ye sınırsız inşaat yetkileri verildiği için uygarlığımızın ortak değerlerine zarar vermektedir. Her ne gerekçe olursa olsun afetlerden rant sağlanması amacıyla yürürlüğe konan proje ve uygulamaların ivedilikle durdurulması gerekmektedir’ denildi.
KÜLTÜREL DEĞERLER KORUNMALI
Kültürel değerlerin korunmasının önemine değinilen açıklamada, ‘Depremlerden etkilenen kentlerimizin kültürel varlıklarıyla birlikte bütün yaşam değerlerinin korunarak gelecek nesillere aktarılması gerekli. Kentlerin, içinde bulundukları ekonomik ve toplumsal yapının tüm özelliklerini yansıtan birer parçası olduğunu ve kentsel çevre için yeni politikaların oluşturulmasında tüm kesimlerin rol almasının, kentler ve bölgeler arasında eşgüdüm ve işbirliği sağlanmasının, kentlilerin yaşam ortamlarıyla ilişkilerinin güçlendirilerek çevrelerine ve kentsel değerlerine yabancılaşmalarının önlenmesinin gerektiğini önemle vurgulamaktayız’ ifadelerine yer verildi.
‘ANTAKYA’NIN DOKUSU YOK OLMASIN’
Çok sayıda kültür varlığına ev sahipliği yapan Antakya kent merkezinin, riskli alan uygulamasına konu edilmek yerine korunması gerektiği belirtilen açıklamada, ‘Antakya kent merkezi ve çevresi tarihi, kültürel ve mimari birikimiyle evrensel bir öneme sahiptir. Rant amaçlı proje ve uygulamalar, riskli alan ve acele kamulaştırma kararlarıyla yaşam alanlarının o bölgede yaşayan yurttaşların elinden alınması sadece mülksüzleştirme değil, Antakya’nın geleneksel dokusu ve mimari mirasının yok olması anlamına gelmektedir’ denildi.