Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
Uygulamamızı İndir

Stres ve kaygıyı azaltan besinler

Varsayılan Resim

İşyoğunluğu, trafikte geçen uzun saatler ve telaşlı bir yaşam, stres seviyemizi sürekli artırıyor. Yaşadığımız bu yoğun stresin vücudumuzda yarattığı zararlar bizi oldukça kötü etkiliyor
GÜNLÜK hayatta hemen herkes, neredeyse her gün stresle karşı karşıya kalır. Stres, uyku düzensizliklerinden kaslarda gerginliğe, midede asit artışından yüksek tansiyona kadar birçok hastalığa sebep olabilir. Ayrıca enerjinizi düşürüp halsiz ve bitkin bırakabilir. Stresle baş edebilme konusundayediğimiz besinlerin büyük önem taşıdığını belirten Prof. Dr. İsmet Tamer, enerjiyi artıran ve stresi azaltan besinleri paylaştı.

Stres anında artan kortizon seviyeleri, yeterince magnezyum tüketirseniz düzenlenir, vücudunuz sakinleşir ve gevşer. Magnezyum gevşemenizi sağlayan ve kaygı belirtilerini bertaraf eden bir mineraldir. Yeterince magnezyum tüketmediğinizde serotonin seviyeniz düşer, strese dayanmak güçleşir. Prof. Dr. İsmet Tamer, magnezyumu bol yumurta, ıspanak ve pazı gibi yeşil yapraklı bitkiler ve bakliyatlar tüketerek stresten daha az etkilenebileceğimizi söylerken, özellikle bakliyat gibi sağlıklı karbonhidratların da enerji seviyesini dengede tutmanıza yardımcı olduğunu ifade etti.

SEROTONİN İÇİN HİNDİ ETİ VE KAKAO

Serotonin çok önemli bir hormon. Prof. Dr. İsmet Tamer, ‘Serotonin üretimini tetikleyen besinler tüketerek rahatlık ve dinginlik sağlayabilir, kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Seratonin üretimini tetikleyen besinlerin başında hindi eti geliyor. Diğer tetikleyici yiyecekler ise yumurta, baklagiller, bazı tahıllar muz ve kakaodur. Kakaonun mutlu edici etkisi olduğu zaten biliniyor. Her gün küçük bir parça bitter çikolata tüketerek kalp sağlığınıza da destek olabilir, bu sayede bu konudaki endişe ve stresinizi de azaltabilirsiniz. Üstelik gün ortası atıştırmalığı olarak kendinizi enerjik hissetmenize de yardımcı olacaktı’ diyerek serotinin bedenimiz için önemini vurguladı.

Kakao denince kahve de hatırlanıyor ancak kahve ve benzeri kafeinli içerikler vücudumuzda stres ve kaygı hissini artırıyor. Çünkü kafein sinir sistemi için bir uyarıcı etkisi yaparak kalp atış hızını, kan basıncını ve vücut sıcaklığını yükseltiyor. Prof. Dr. İsmet Tamer, ‘Stresli zamanlarınızda kafeini mümkün olduğunca azaltmak; onun yerine bitki çaylarını tercih ederek sık sık tüketmek, vücudunuzda gevşeme ve dinginlik etkisi yaratabiliyor. Örneğin papatya çayı, sadece bebekleri rahatlatıp uykuya dalmalarını kolaylaştırmakla kalmaz, sizdeki stres ve kaygı belirtilerinde de gözle görülür bir azalma sağlayabilir’ diye konuştu.

BİR AVUÇ BADEMLE DAHA AZ STRES

B vitaminleri, vücudun hem fiziksel hem de ruhsal dayanıklılığında önemli rol oynar. Pek çok araştırmada, B vitamini açısından zengin dana eti, avokado, badem gibi yiyecekleri bol bol tüketmenin, sinir sistemine olumlu etki yaptığı gösterilmiştir. Bu vitaminlerin eksikliğinde de kaygı bozuklukları görülebiliyor. Prof. Dr.İsmet Tamer, yeterli B6 vitamini alındığında, vücudumuzun mutluluk hormonu diye de bilinen serotonini salgılaması kolaylaştığını ifade ederken, ‘Hissettiğiniz stres azalıyor. Badem ayrıca B2 ve E vitamini bakımından da zengin ve hem stresi azaltıyor, hem de bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı oluyor. Her gün küçük bir avuç badem yiyerek daha az stresli bir gün geçirebilirsiniz. Ayrıca strese girince kuşkonmaz yiyin, zengin folik asit içeriği ile stresinizi azaltmaya yardımcı olacaktır’ dedi. Rafine şeker ve işlenmiş gıdaların hem genel olarak vücudumuza, hem de özellikle beynimize zararlı maddeler olduğunu belirten Prof. Dr. İsmet Tamer, ‘ Şeker ve diğer rafine karbonhidratlar kan şekerinde hızlı bir yükselişe ve düşüşe neden olarak, ruh halinde değişikliklere ve stresle baş etmekte zorluklara yol açar. Karbonhidratlı gıdaların başlangıçta stresi azalttığı söylenebilir, sonrasında kan şekerinizdeki dalgalanmalar ya da alacağınız aşırı kaloriler stresinize kesinlikle iyi gelmeyecektir. İlla da karbonhidrat diyorsanız, tam tahıllı, işlenmemiş yulaf gibi kompleks karbonhidratları tercih etmelisiniz’ diye konuştu.

ANTİOKSİDANLARLA BAŞLAYIN

Antioksidanlar, beyni birçok hastalığa karşı korur. Eğer yeterince antioksidan tüketmezseniz, beyni stresten koruyan hormonların üretimine zarar verirsiniz. Prof. Dr. İsmet Tamer, antioksidan özelliğine sahip besinleri ise şu şekilde anlattı: ‘Havuç, tatlı patates, ıspanak gibi A vitamininden zengin; portakal v.b. turunçgiller, kivi, kırmızı biber, brokoli gibi C vitamininden zengin; badem, avokado, ayçiçeği gibi E vitamininden zengin, antioksidan kaynağı besinleri bolca tüketirseniz, vücudunuzun kaygı ve stresle mücadelesine de destek olursunuz. Mesela kahvaltıda taze sıkılmış bir bardak şekersiz portakal suyu güne başlamak için iyi bir tercihtir. Streste rol alan serotonin üretiminde bağırsaklarda bulunan bakteriler de önemli role sahiptir. Bu bakterileri destekleyecek yoğurt, kefir gibi p robiyotik gıdaları hayatınızın bir parçası haline getirmek, stresle baş etmenize yardımcı olabilir. Çivi çiviyi söker hesabı, acılardan etkilenmemek için acı biber yenmesini önerenler de var. Gerçekten de acı biber, i çerdiği kapsaisin isimli madde sayesinde hem metabolizmayı hızlandırıyor, hem de vücutta mutluluk etkisi yaratanhormonlarınsalgılanmasını hızlandırıyor.’

Prof. Dr. İsmet Tamer, son olarak sütün önemine değindi: ‘Eğer laktoz intoleransı gibi süte ve süt ürünlerine karşı tahammülsüzlük durumunuz söz konusu değilse, bazen eskiden annelerimizin yaptığı gibi yatmadan önce içeceğiniz bir bardak ılık süt de içerdiği protein sayesinde sinir sisteminizi rahatlatıp gevşetebilir, stresinizi azaltabilir.’

Haber Muhabiri: Mehmet USLU