İyi Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Mart'ta yapılacak yerel seçimlerde kişisel görüşünün partilerin işbirliği yapması olduğunu söyledi
İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Mart’ta yapılacak yerel seçimler ile ilgili açıklamalarda bulundu. Yerel seçimlerde işbirliği yapılmasının kendi kişisel düşüncesine göre uygun olduğunu belirten Subaşı, ‘Partilerin farklı mesajları var. Partilerin şekillenmiş grup kararları beni de bağlar. İyi Parti’nin henüz grup kararı yok, bu benim kişisel düşüncem. Belirli yerlerde işbirliğin uygun olduğunu düşünüyorum. Antalya’da partiler benim gibi düşünürlerse yapılabilir’ dedi.
KADROMUZ MİLYONLAR
İyi Parti’nin en zor şartlarda muhalefet partisi olarak yerini aldığını belirten Subaşı, ‘Kadrolarımızın yeterli olup olamayacağını soruyorlar. Hükümetin kadrosu var mı? Tek kişi var, o da yorgun. Biz tırnak tutturduk. 7 aylık bir partiyi halk meclise soktu. Bizim kadromuz milyonlar. Yerel seçimler net bir sonuç vermeyebilir, halkın düşüncesi hükümete uyarı ve ceza vermektir. İyiye gidiyorsa da hükümetin yanında duracaktır. Kantarın topuzu ne kadar kaçar bilmiyorum ama halk bu gidişatın uyarısını yapacaktır. Halk öfkeli ve sinmiş bir topluluk. Mutlu değil’ şeklinde konuştu.
ENDİŞE VERİCİ GELİŞMELER
Subaşı, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından geçtiğimiz Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle ‘turizm tesisi hizmet alanı’ olarak belirlenen yerlerin ihalesiz, duyuru şartı aranmaksızın, kamu taşınmazında yatırımı bulunan turizmcilere tahsis edilebileceğinin önünün açıldığını söyledi. Subaşı, ‘Ayrıca kamu arazilerine turizm yatırımlarının tahsis iznini artık Cumhurbaşkanı verecek. Bunlar endişe verici gelişmeler. Turizm Bakanı’nın sahillerde gerekirse milli parkların plan değişikliği hem de ihalesiz biçimde 5 yıldızlı otel sahiplerine verileceği açıklaması vahimdir. Hem de sembolik fiyatlarla’ dedi.
Kleopatra koyunun sembolik bir bedelle bir turizm firmasına ihalesinin büyük tepkiye neden olduğunu belirten Subaşı, koydan halkın yararlandığını ancak daha sonra milli park alanından çıkarıldığını ifade ederek ‘Antalya’nın dağları ve ormanları kontrolsüz biçimde taş ocaklarına verilirken, sahillerinin de çeşitli yöntemlerle halkın kullanımından çıkarılması, her tasarrufta şeffaflıktan uzak kararlar alınması kaygı nedeni olmaktadır. Ciddi bir kuşku yaratıyor. Doğrusu Antalyalılar rahatsız ve huzursuz’ dedi.Deniz TOPKAYA