Nöbetçi Eczaneler
Antalya'da kırılan turist rekorlarıyla birlikte dalış turizmi de canlandı. Turistin dalış sporuna önceki yıllara oranla daha çok ilgi gösterdiğini söyleyen Antalya Sualtı Derneği Başkanı Semih Başaran, 'Etkinliklerimize çok sayıda turist de katılıyor, bu turizm açısından iyi' dedi
TURİST rekorlarının kırıldığı Antalya’da dalış sporu için birbirinden güzel noktalar mevcut. Gelen turistin önceki yıllara göre bu noktaları tercih ederek dalış turizmi de hareket kattığını söyleyen Antalya Sualtı Derneği Başkanı Semih Başaran, ‘Avrupa’dan gelen ve bu sporu tercih eden çok fazla turist var. Yüzde yüz bir artıştan söz edemesek de bir artış var. Dalış konusunda daha tecrübeli, daha bilinçli ve eğitimini almış turistlerle karşılaşıyoruz. Yabancı turistte durum böyleyken yerli turist bu konuya biraz daha yabancı kalıyor. Yerli turist konusunda bu konunun daha da geliştirilmesi ve bilinçlendirilmesi lazım’ dedi.
Antalya’nın verimli dalış noktalarından ziyade iklim olarak da bu spor için oldukça müsait olduğuna dikkat çeken Başaran, ‘İklim ve dalış noktaları yeterince uygun ve verimli ancak bunlar korunmuyor. Dalış sporu ve turizmi konusundaki en büyük sıkıntı çevre ve deniz kirliği. Tek kullanımlık plastiklerin bilinçsizce denize atılması hem kirliliğe hem de denizde yaşayan canlılara zarar veriyor. Önce bu bilinci oluşturmalıyız ki sonra insanları bu spora yönlendirelim’ diye konuştu.
‘ÖNCELİK KORUMAK’
Önceliğin var olan kaynakların korunması olduğuna dikkat çeken Başaran, ‘Var olan kaynakları korumakla işe başlarsak sonrası gelir. Sonra bu kaynaklar geliştirilmeli. Denizi koruyacak tedbirlerin herkes tarafından alınması gerek. Vatandaş da turist de yöneticiler de herkes bu bilince sahip olmalı ve gerekenleri yapmalı’ ifadelerini kullandı.
‘EN TEHLİKELİ CANLI İNSAN’
Sadece Akdeniz bölgesine ait nesli tükenmekte olan canlıların bulunduğunu söyleyen Başaran, ‘Bu canlılar sadece Akdeniz’e özgü, bunların korunması, kıymetinin bilinmesi gerek. Her zaman söylediğimiz gibi bizim için öncelik koruma sonra geliştirme. Çalışmalarımız bu yönde devam ediyor. Hayata geçirilecek birçok projemiz var. Hem çevre temizliği hem de nesli tükenmekte olan canlıları koruma bilincini oluşturmak adına elimizden geleni yapıyoruz. Dalış yapmak isteyenlerin korkusu sualtında hayvan ısırır mı diye soruyorlar. Her zaman söylüyoruz, deniz altında en tehlikeli canlı bizce insan. Biz o canlılara zarar veriyoruz ancak onlar bize bir zarar vermiyor’ dedi.
Bilinçlendirme konusuna her seferinde dikkat çekmeye devam edeceklerini söyleyen Başaran, bu bilincin bu sporu yapmak isteyenlere de en başından verilmesi gerektiğini söyledi.
Gonca ÖZTÜRK/