Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
Uygulamamızı İndir

Üniversiteliler ‘pes’ ediyor!

Varsayılan Resim

Son 5 yılda 1 milyon 115 bin 530 üniversiteli, okullarından kaydını sildirdi. Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Öztürk, öğrencilerin hakkını araması gerektiğini belirterek, 'Bundan vazgeçmemeli, itiraz koşulu yaratılmalı. Eğitimin geldiği nokta gerici ve ucuz eğitim oldu' dedi
CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, son yıllarda öğrenimlerini yarıda bırakarak iş hayatına atılmak zorunda kalan öğrencilerin sayısını ortaya çıkarmak içinMilli Eğitim Bakanlığı’ndan (MEB) okullardan kaydını sildiren öğrenci sayısınıistedi. MEB’den gelen yanıtta son 5 yılda 1 milyon 115 bin 530 öğrencinin kayıt yaptırdığı üniversitelerinden kaydını sildirdiği ya da kaydını dondurduğu bilgisi geldi. Konu hakkında görüş bildiren Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (EğitimSen) Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, eğitim sisteminin tamamen bilimsellikten uzaklaştırıldığını ve ezbere dayalı sisteme döndüğünü belirterek, maddi sıkıntı çeken öğrencinin de geçimini sağlamak için, hem çalışıp hem okuduğunu ya da okulu bırakmak zorunda kaldığını söyledi. Öztürk vatandaşın hakkını araması gerektiğini vurgulayarak, itiraz koşulu yaratılması gerektiğini belirtti.

PARAN KADAR EĞİTİM

Başkan Öztürk, bu sonucu beklediklerini söyleyerek, ‘Çünkü 4+4+4 sistemini uyguladıklarında, öğrenci yaşına gelecek çocukları öğrencilikten kopararak ucuz işçi olarak piyasaya sürmeyi istiyorlardı. Bunu da başardılar. Bu sistem çocukların eğitimden uzaklaşması anlamına geliyordu. Zaten çocuklar maddi imkansızlıklardan da ötürü okuyamadıkları zaman, ne yapacak, bir taraftan çalışacak bir taraftan da açık liseye ya da üniversiteye gidecek. Bunun amacı Türkiye’de ucuz iş gücü yaratmaktır. Çocukların zaten maddi gücü yok bu yüzden bu tarafa yönlendirilecekti. Biz hep kamusal, bilimsel eğitimi savunduk. Şu an gittikçe özelleştirilme çoğalıyor ve savunuluyor. Okullar satılıyor. Eskiden parası olan okul açıyordu. Şimdi okullar parası olana satılmaya, kiralanmaya başlıyor. Yani paran kadar eğitim anlamı çıkıyor ortaya’ ifadelerini kullandı.

EĞİTİM ÖZELLEŞİYOR

Sosyal devlet anlayışının olduğu ortamdan uzaklaşıldığını kaydeden Öztürk, ‘Hem çocuk üzerinden para kazanılıyor hem kamusal eğitim yükünü sırtından atmış oluyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı’nı sırtında kambur olarak görüyorlar. Okulları bir an evvel özelleştirmenin yolunu arıyorlar. Ya kiralayacaklar ya satacaklar. Bu sisteme gidilmişti, yavaş yavaş hızlanmaya başladı. Sosyal devleti savunan tüm insanların haklarına sahip çıkması gerekiyor. Bundan vazgeçmemeli, itiraz koşulu yaratılmalı. Eğitimin geldiği nokta gerici ve ucuz eğitim oldu. Zaten eğitimin bilimsellikten uzaklaştığını, laik bir eğitim olmadığını söyleyip duruyoruz. Şimdi tamamen çocukları sömürmekle ve ezbere dayatılan bir eğitimle karşı karşıyayız. Çocuklarımız tamamen üniversite sınavını kazanmaya endeksli. Aldığı bilgileri öğrenmek, onu hayatta kullanmak konularında başarısızlar. Tüm bunları bilmeden, sınavı geçtikten sonra da o bilgilerin çoğunun unutulması anlamına geliyor’ dedi.

STAJYERLERE EMEK SÖMÜRÜSÜ

5 senede 5 milyon 155 biN öğrencinin okulu bırakmasının 4+4+4 sisteminin uygulanması ile alakalı olduğunu belirten Öztürk, ‘Bugün ticaret meslek liselerini Rixos otellerine verdiler. Düşünün orada bir garson ortalama 3 bin lira maaş alırken stajyer öğrenciye de aynı işi yaptırıp, saatlerce çalıştırıp, stajyer parası ödeyecekler. Tam bir emek sömürüsü. Düşünün Antalya’da binin üzerinde böyle öğrenci var. Olan çocuklarımıza oluyor. Bu sistemin değişmesi lazım. Dünya’da böyle bir örnek göremezsiniz. İran’a, Irak’a baktığınızda bile böyle bir eğitim sisteminin olmadığını göreceksiniz. Orada en az bir yabancı dil biliyorlar. Bizim eğitim sistemiz, gerici, bilimsel olmayan, tamamen paraya dayanan bir sistem oldu. Mesela üniversite sınavına 5 milyon kişi giriyor diyelim. 1 milyonu sınavı kazanıyor. Sınava girerken alınan sınav paralarını düşünün’ şeklinde konuştu.

‘ÖZEL İMAM HATİP YOK’

Son 19 yılda 8 kere Milli Eğitim Bakanı’nın değiştiğine dikkat çeken Başkan Öztürk, ‘Eğitimöyle bir hale geldi ki dikiş tutmuyor. İmam hatipleri savunanlar bile çocuklarını imam hatiplere yollamıyor. Diğer okulların da içi boşaltılmış. Araştırın, görün bir tane özel imam hatip açılmış mı ülkede diye. Bulamazsınız. Çünkü yok. Açılsa da kimse talep etmez. Çünkü insanlar üniversite kazanmak istiyor, okumak istiyor’ vurgusu yaptı.

BİAT ETTİREN SİSTEM

Bu sistemin değişmesi için oturup sendikalarla, velilerle ve öğrencilerle konuşup bilimsel hale getirilmesi gerektiğini söyleyen Öztürk, ‘Eğitim, bilimsel eğitime yöneltilmeli. Ortak bir proje üretilmeli. Senin taraftarın benim taraftarım olsun değil, ortak akılla, beklentileri karşılayacak, çocuklarımıza hizmet edebilecek bir sistem olmalı. Ülkemizde bunu sağlayacak olanaklar var. Halkın artık buna dur demesi gerek. Boşuna dememişler ‘Cahil bir toplum yaratırsan sana biat eder’ diye. 4+4+4 sistemi de biat etme üzerine kurulmuş bir eğitim sistemi zaten. Eğitim sistemini bilerek bu hale getirdiler. Bu sistemi bu hale getirenler bu durumdan memnun. Gerçekten çok sıkıntılı dönemden geçiyoruz. Eğitim sistemi yerlerde şu an. Farkındaysanız insanlar eğitim için sürekli yurtdışına göç ediyor’ diyerek sitem etti.
Özel/Dilan ERAY

Haber Muhabiri: Melike Gül Yiğit