Vaka artışlarının nedeni turizm mi?

Antalya Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi İşoğlu, son dönemde yaşanan vaka artışlarında Antalya'ya gelen Rus turistlerin etkili olduğunu söyledi
SAĞLIK Bakanlığı’nın 100 bin nüfusa göre vaka sayısı haritasında Antalya’nın 10-16 Temmuz tarihleri arasındaki vaka sayısı 69.65 oldu. Bayram yoğunluğu nedeniyle vakalarda hızlı bir yükseliş görülürken; yurtdışından Türkiye’ye gelen turistlerin kontrollerinde ise bir takım aksaklıklar olduğu iddia edildi. Antalya Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Naci İşoğlu, vaka artışlarının ana nedeninin bayram yoğunluğu ve aşırı gevşeme olarak belirtirken bir diğer nedenin ise özellikle Rusya’dan gelen turistlerden kaynaklandığını söyledi. ‘BİRÇOK KEZ UYARDIK’ Naci İşoğlu, son dönemde yaşanan vaka artışlarında özellikle Antalya’ya gelen Rus turistlerden kaynaklandığını söyledi. Antalya’daki otellerde çok fazla pozitif vakanın konukladığını söyleyen İşoğlu, ‘Bu süreç başlamadan önce bayram başlıyordu. Vakaların artışı 1 Temmuz’dan itibaren başlayan bir süreçti. Hem iç hem de dış turizmin devam ettiği bir dönemdi. Dış turizmde Antalya’ya olan yoğun talep, kurallara uygun olmayan bir şekilde vakaların artmasına neden oldu. Bu da ciddi anlamda yukarıya doğru ivmeyi görmemizi kaçınılmaz kıldı. Yurtdışından gelişlerde birtakım uygulamalarda eksiklik oldu. Antalya Tabip Odası olarak uyarılarımızı yaptık. Gelenlere bir karantina uygulaması ya da aşı kartı gibi uygulamalar yapılmıyor. En yoğun turist aldığımız yer de Rusya. Rusya’ya baktığınızda da yüzde 15 oranında bir aşılanma oranı olduğu görülüyor. Rusya da delta virüsünün en yaygın olduğu ülkelerden birisi. Tabii ki Rusya’dan gelen turist akımının delta virüsünün yaymayacağını söylemek bilime uygun olmaz’ şeklinde konuştu. Gelen kişilerin hasta olup olmaması konusunda araştırma yapılmadığı için virüsün ne zaman bulaştığına dair değerlendirme yapmanın mümkün olmayacağını açıklayan İşoğlu, ‘Ama görünen o ki buraya gelenler virüsü taşıyor ve vakaların artışına neden oluyor. Uyarılar dikkate alınmalı. Aksi takdirde Eylül ayından çok daha önce yükselmeler olacak. Bir yandan ekonomiyi düşünürken, bir yandan kısıtlama olmasın derken, fırsatları değerlendiremiyoruz. Yaz dönemi bir fırsattı. Özellikle vakaların düşüşü bizim için fırsattı. Bu süreçte enerjimizi aşılamaya vermeliydik. Bu dönemde aynı zamanda aşı sayısının düştüğünü görüyoruz. Ama bu süreci topyekün olarak değerlendirmemiz gerekiyordu ama değerlendiremedik. Bunu pratiğe dökecek tek güç Sağlık Bakanlığı. Bakanlığın gerekli çabayı göstermesi gerekiyordu’ ifadelerine yer verdi. AŞILAMA ORANI DÜŞÜK İlerleyen dönemde yeniden kapanmanın geleceğini belirten İşoğlu ‘Kapanma olacaksa her yönden desteklenen bir kapanma olmalı. Kapanma tek başına çözüm değil. Aşılanma ve kuralların uygulanması gerekiyor. Ülkede aşı olmayan oran hala çok yüksek. Aşı olan kesim yüzde 35’lerde. Geriye kalan yüzde 65 gibi oranın hala aşı olmadığı görülüyor. ‘Tam aşılandık’ diyebilmemiz için toplumun yüzde 80’inin aşılanması gerekiyor’ dedi. ÖZEL/Dilan ERAY