Yaz seracılığı tehlikeye girdi

CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer önümüzde yaz seracılığında çiftçinin gelecekte ne olacağını bilemediği için üretimden kaçma düşüncesine sahip olduğunu belirterek 'Önümüzdeki yaz kendimizi doyuramayabiliriz' dedi
KORONA virüs salgınından ülkede birçok sektör olumsuz etkilendi. Hükümet destek paketleri açıklasa da tarım noktasında çiftçiye elle tutulur bir destek gelmedi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Antalya Milletvekili Aydın Özer, çiftçinin önümüzdeki süreci öngöremedikleri için pazar sıkıntısı olacağı düşüncesi ile üretimden kaçma gibi bir düşünceye sahip olduklarına dikkat çekerek Tarım Bakanlığı’nın çiftçiyi cesaretlendirmesi ve net şeyler söylemesi gerektiğine dikkat çekti.

Önümüzde yaz seracılığının olduğuna dikkat çeken Vekil Özer, ‘Ağırlıklı olarak Elmalı’da, Burdur Söğüt ve Türkiye’nin birçok yerinde var. Yaz seracıları önümüzdeki süreci öngöremedikleri için pazar sıkıntısı olacağı düşüncesi ile üretimden kaçma gibi bir düşünceye sahip. Asıl tehlike burada. Fide firmalarıyla görüşüyorum ve onlar da siparişler konusunda yaz seracılarının biraz nazlı durduğunu söylüyor. Yani korkuyor adamlar. Ekim yapmaktan korkuyor. Tarım Bakanlığı bu konuda üreticiyi cesaretlendiremezse, sorun büyür. Bakanlık, ‘Fideniz, tohumunuz, gübreniz benden. Ben bunun pazarlamasını kendi ellerimle tekrar yaptıracağım, siz karışmayın’ diyebilirse çiftçiye de güven olur. Tarım Bakanlığı Sera A.Ş adında bir şirket kurdu. Tarım Kooperatifleri üzerinden mal alımı yaptırıyor. Aynı zamanda Ziraat Bankası’na da mal alımı yaptırıyor. Çok şubeli marketlerde de bunu sattırıyor. Buna yazın da devam edeceğini söylemeli’ dedi.

‘ÇİFTÇİ CESARETLENDİRİLMELİ’

Çiftçilerin çiftçi kredilerini 1 yıl faizsiz olarak ertelenmesi gerektiğini vurgulayan Özer, ‘Bu tür moral verici girişimler yapılmalı. Eğer bunlar yapılmazsa yapılan desteklemeler, konuşmalar hepsi lafta kalır. Yaz seracılığı geçen sene battı. Sebebi de Irak kapısının açılmamasıydı. Irak bizim için çok iyi bir pazar. Özellikle domateste. Artı yumurtada da büyük bir pazar. Geçen yaz hem domateste hem de yumurtada firmalar seneyi zararla kapattı. Pazar konusunda Irak’a ilişkiler sürdürebilmeli. Bu konu virüs sebebi ile politik olmaktan da çıktı. Birçok ülke kapılarını kapatmak zorunda kaldı. Sebze ihtiyaçları var ama korktukları için kapılarını kapattılar. Tarım Bakanlığı’nın bu konuda çiftçiyi cesaretlendirecek adımlar atması lazım. Yoksa ‘Biz size destek veriyoruz’ gibi ucu açık üstü kapalı çok da çiftçiyi ilgilendirmeyen söylemlerin bir faydası yok’ sözlerine dikkat çekti.

‘KENDİMİZİ DOYURAMAYABİLİRİZ’

‘Elektriği yüzde 50 sübvanse ediyorum. Mazot vereceğim, gübreyi yüzde 50 sübvanse ediyorum demeli’ diyen Özer çiftçilere destek verilmesinin önemine dikkat çekerek, ‘Bu şekilde destekler verilirse bu işler yürür. Yoksa yaz boyunca Türkiye büyük bir gıda sıkntısı yaşayabilir. Dışardan da ithal etme şansımız yok. Kendimizi doyuramayabiliriz. En büyük tehlike bu. O yüzden üreticiye, hayvancılıkla uğraşan kesime, çiftçiye destek olmalı. Net şeyler söylenmeli. Bakan net konuşmalı’ ifadelerine yer verdi.
Özel/Esra YAĞCI