Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
Uygulamamızı İndir

Ağaçların şehirlere etkisini unutuyoruz

Varsayılan Resim

Türkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi Başkanı Tuncay Neyişçi, şehirlerin ağaçlandırmalarının önemine vurgu yaparak insan sağlığı üzerindeki etkilerini anlattı
8 Kasım Dünya Şehircilik günü sebebiyle bazı açıklamalarda bulunan Türkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi Başkanı Tuncay Neyişçi, şehirlerdeki ağaç eksikliğine dikkat çekti. Ağaçların insan sağlığı ve psikolojisindeki bilimsel etkileri de aktaran Neyişçi, ‘Yanan ormanlarla birlikte ciğerlerimizin de yandığının farkındayız. Ancak şehirlerimizin ağaçlardan yoksun bırakılışının bize nelere mal olduğunun farkında bile değiliz’ diyerek durumun önemine dikkat çekti. ‘ŞEHRİMİZİ DÜŞÜNMÜYORUZ’ ‘Yanan ormanlarla birlikte ciğerlerimizin de yandığının farkındayız. Ancak şehirlerimizin ağaçlardan yoksun bırakılışının bize nelere mal olduğunun farkında bile değiliz’ sözlerine vurgu yapan Neyişçi, ‘Ormanla aranızda kilometreler olmasına karşın orman yangınlarında en azından daha fazla helikopter ya da uçak kullanılmasını talep edebiliyoruz. Ancak günde 24 saat yılda 365 gün içinde yaşamak zorunda olduğumuz kalabalık şehirlerimizin, tıpkı imar planları gibi, ağaçlandırma planlarının olması gerektiği konusu hiç aklımıza gelmiyor, gündemimize düşmüyor. Orman yangınları ciğerlerimizi yakıyor evet ama ağaç yoksunu şehirlerimizin bizi mahkum ettiği stresten, bunalımdan kurtulmak için de yılda 40 milyon kutunun üzerinde anti-depresif kullanmak zorunda kalıyoruz’ sözlerine dikkat çekti. AĞAÇLANDIRMA İNSANLARI MUTLU EDİYOR Paris’in ‘Aşıklar şehri’ olarak tanınması ya da Singapur ve Helsinki’de yaşayanların mutlu hissetmelerinin büyük ölçüde bu şehirlerin ağaç, bitki zengini olmaları ile ilgili olduğunu belirten Neyişçi, ‘Daha da önemlisi, hangi ağaç ya da bitkinin hangi nedenle nereye dikileceği konusunda titizlikle hazırlanmış ağaçlandırma ve bitkilendirme planlarının olması. Bu şehirlerde imar planlarına uygun olarak inşa edilmiş binalar yıllar boyunca aynı görüntüyü sergilerlerken ağaçlandırma ve bitkilendirme planlarına göre dikilmiş ağaçlar ve bitkiler her ay ya da mevsim değişik görünümler alarak kenti sürekli değiştirirler. Örneğin Eyfel Kulesi, Luvr Müzesi, Şanzelize Caddesi her mevsim aynı görüntüyü sergilerlerken çevrelerine dikilmiş ağaç ve bitkiler onlara sürekli farklı görünümler armağan ederler. Şubat ayının Paris’i ile nisan ya da eylül ayının Paris’i birbirinden çok farklıdır. Paris’i aşıklar şehri yapan ya da Helsinki’de yaşayanları mutlu eden nedenlerin başında planlı ağaçlandırma çalışmaları gelmektedir’ bilgilerini aktardı. Şehir parkları ve ağaçlarının stresi artıran kortizol hormon seviyesini önemli ölçüde düşürdüğü, kan basıncı ve kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı bir protein olan adiponektin üzerinde olumlu bir etkisinin olduğunu belirten Neyişçi, ‘İyi ağaçlandırılmış şehir sokaklarında trafik kazalarının ve polisiye olayların önemli ölçüde azaldığı, hatta bu çevrede yaşayanların anti-depresif ilaç kullanımlarında önemli düşüşlerin gözlendiği bilimsel literatürde yer alıyor. Penceresi ağaçlık bir alana bakan hastane odalarında kalan hastaların beton bina ve duvarlara bakan odalarda kalan hastalara oranla çok daha hızla iyileştikleri de bilimsel olarak saptanmıştır’ diyerek bitkilerin insan sağlığına da olan etkisine dikkat çekti. Yapılan bilimsel çalışmalar küresel iklim değişiminin CO2 salınımından çok şehirleşme ve arazi kullanım değişimi ile ilgili olduğunu ortaya koyduğunu aktaran Neyişçi, ‘Şehirlerin, ısı adası oluşumu nedeniyle açık alanlara oranla birkaç derece daha sıcak olduğu küresel ısınma tartışmalarından önce de biliniyordu. İyi tasarlanmış ağaçlandırma planlarına uygun olarak ağaçlandırılmış orman şehirler küresel ısınma ile mücadelenin de en etkin araçları olarak görülmekte. Aslında 21’inci yüzyılın sayıları elliyi aşan 10 milyon üzeri nüfuslarıyla mega kentlerin yüzyılı olacağı öngörülüyordu. Aslında 21’inci Yüzyıl ağacı, ormanı, doğayı, insanı uyum içinde bir araya getirebilen melez kentlerin yüzyılı olacak. Deprem odaklı kentsel dönüşüm aşamasındaki ülkemiz bu fırsatı ekolojik tabanlı melez kent anlayışına dönüştürmede ormancılara önemli görevler ve sorumluluklar düşmektedir. Niye bu kadar stresli bir topluma dönüşmüş olmamızın önemli nedenlerinden biri de iyi tasarlanmış ağaçlandırma planları olmayan beton şehirlerde yaşıyor olmamız olabilir mi’ dedi.

Haber Muhabiri: Merve Hatice USLU