Eğitimcilerin aşı isyanı

Eğitim Sen Antalya Şubesi üyeleri, eğitim emekçilerinin aşı olduktan sonra yüz yüze eğitime geçilmesi talebiyle Attalos Heykeli önünde basın açıklaması düzenledi
Okullarda vakaların artması ve buna rağmen eğitim emekçilerinin aşı olmamasına tepki gösteren Eğitim Sen Antalya Şubesi Attalos Heykeli önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını okuyan Şube Başkanı Nurettin Sönmez eğitim emekçilerinin aşılandıktan sonra yüz yüze eğitime geçilmesi gerektiğini açıklayarak taleplerini aktardı. Pandeminin üzerinden geçen bir yılı aşkın süreye rağmen AK Parti ve MEB’in alınması gereken tedbirler konusunda eğitim emekçilerinin ve eğitim bileşenlerinin talep ve önerilerine kulaklarını tıkadığını söyleyen Başkan Sönmez, 15 Şubat’ta köy okullarında, 2 Mart’ta diğer bütün bölgelerde başlayan yüz yüze eğitimin çok riskli bir sürece dönüşmesine yol açtığını ekledi. Başkan Sönmez, ‘Bir yanda ataması yapılmayan yüz binlerce öğretmen, enflasyon karşısında maaşları eriyen eğitim emekçileri varken, diğer yanda MEB için günlüğü 2 bin 160 liradan koruma araçları yeniden kiralanıyor. Demokratik hak arama ve basın açıklaması yapmanın önüne her tür engel çıkarılırken lebalep kongrelerin yapıldığı ve her kongreden sonra o ilde vakaların patladığı bu dönemde, okullarımızdaki vaka artışları ne MEB’in ne de iktidarın umurunda. Tüm eğitim bileşenleri kaygıyla okula giderken ve hemen her gün bir yerlerde bir okul kapatılırken; öğrencilerimize, öğretmenlerimize, hizmetli ve memurlarımıza pozitif ya da temaslı teşhisi konulurken; MEB her şeyin yolunda olduğu algısıyla, yüz yüze eğitime katılımın ne kadar yüksek olduğunu açıklıyor’ dedi. Birçok il ve bölge kırmızıya dönerken hiç rahatsızlık duymadan yapılan bu açıklamaların Bakanlığın duyarlılıktan ne denli uzak olduğunu ortaya koyduğunu aktaran Sönmez, ‘Pandemi sürecinde eğitim politikalarını doğru yürütebilmek için demokratik mekanizmalar oluşturmak, sendikalarla, veli dernekleriyle, öğrencilerle iletişim halinde olmak ve yapılan önerileri ciddiyetle ele alarak planlamalara dahil etmek olmazsa olmaz. Ancak mevcut iktidarın otoriter ve anti-demokratik yaklaşımları sonucunda her karar tepeden alınmış ve ikide bir kararlar değiştirilerek, eğitim süreci içinden çıkılmaz bir hale sürüklendi. Aşı ve diğer tüm tedbirler alınmadan yüz yüze eğitime başlanmamasına, tedbirler alındıkça hangi kademeler de başlanması gerektiğine, yazılı sınavların iptaline, sağlıklı ulaşımın sağlanmasına dair yapılan önerilerin hiçbiri iktidarın ve bakanlığın gündemine girmedi. Ortaya çıkan olumsuz tablonun sebebi bu otoriter ve tek merkezci yaklaşım’ şeklinde konuştu. TALEPLERİ SIRALADI ‘Mevcut koşullarda yüz yüze eğitimin ertelenmesi ve sıralayacağımız tedbirler gecikmeksizin hayata geçirildikçe kademeli olarak yeniden başlaması hayati bir önem kazandı’ diyen Sönmez taleplerini sıralayarak, ‘Eğitim emekçilerinin iki doz aşılanması süreci hızla tamamlanmalı. Eğitime ek bütçe oluşturulmalı, sağlıklı ve güvenli bir eğitim için ihtiyaç duyulan kadro atamaları yapılmalı. Seyreltilmiş sınıf uygulamasını ortadan kaldıracak düzenlemeler yapılmamalı. Maske ve hijyen malzemeleri konusunda sürekli ek takviyelerin yapılacağı bir düzenleme mutlaka planlanmalı. Kalabalık okullarda, öğretmenler odası sayısının artırılması konusunda çalışma yürütülmeli. Kalabalık okullarda öğrenci ve öğretmen tuvalet sayılarının artırılması için çalışma yapılmalı. Okullarda bir sağlık görevlisine gereksinme bulunmaktadır, bu ihtiyaca dönük çalışma yürütülmeli. Okullarda uygulanması gereken tedbirleri düzenli olarak denetleyecek ve eksikliklerin giderilmesi için çalışma yürütecek görevlendirmeler yapılmalı. Eğitim bileşenlerinin sağlıklı ulaşımı için valilikler ve yerel yönetimlerle birlikte kapsamlı bir planlama hızla hayata geçirilmeli. Alınan önlemlerin kapsamı genişledikçe okullarımız kademeli olarak açılmalı, yaşamın tüm alanları kademeli bir şekilde normalleşme kapsamına alınmalı. Eğitim Sen olarak tüm eğitim emekçilerinin, öğrencilerimizin ve velilerimizin güven duygusu içinde yüz yüze eğitime devam edebilmeleri için aşı ve diğer tüm tedbirlerin bir an önce hayata geçirilmesi yönünde çalışmalarımızı arttırarak devam ettireceğimizin bilinmesini istiyoruz. Eğitim bileşenlerinin en temel hakkı olan sağlıklı ve güvenli bir eğitim ortamı için mücadele etmeye devam edeceğiz’ dedi. Dilan ERAY