Makine Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı bugün Serbest Kürsü'de
Güneş enerjisinin en ekonomik ve en yaygın kullanım türünün güneş enerjisi ile sıcak su hazırlama sistemleri olduğunu biliyoruz. Sadece 2 adet kaliteli düzlemsel güneş kollektörlü sistemle elde edilecek sıcak su ile bir yılda yaklaşık 1000 kWh elektrik, 960 m3 doğalgaz veya çeşitli miktarlarda alternatif yakıtları tüketmekten kurtulabiliriz. Yani güneş enerjisi ile sıcak su hazırlayarak hem bu yakıtların tüketmeyiz hem de bunların yakılmasından ortaya çıkacak emisyonların çevreye olumsuz etkilerinin önüne geçebiliriz. Bu emisyonların belki de en masumu olan karbondioksit bile sera etkisi oluşturan bir gazdır ve küresel ısınmaya sebep olmakta, dünyamızın ekolojik dengesi maalesef bozulmaktadır.
*****
Günümüzde güneş enerjisinin bir diğer yaygın uygulama alanı da fotovoltaik paneller ile elektrik üretimidir. Güneş enerjisi ile elektrik üretimi 2 şekilde olabilir. Arazi de yapılan kurulumlar ile şebeke bağlantılı olarak büyük ölçekli lisanslı üretim modeli mümkündür. Dikkat çekmek istediğimiz üretim ise bir diğer model olan ve bireysel çatılara uygulanabilir olan akü gerektirmeyen şebeke bağlantılı lisanssız üretim modelidir. Özellikle şebeke bağlantısının olduğu yerlerde çatıya kurulacak fotovoltaik sistem ile üretilen enerjinin tamamı şebekeye aktarılmakta, böylece ay sonunda ürettiğiniz ve tükettiğiniz elektrik enerjisi miktarı karşılaştırılarak mahsuplaşma yoluna gidilebilmektedir. Çatı güneş enerjisi santrali diye isimlendirilen bu model ile ürettiğiniz miktar tükettiğinizin üzerinde ise fark olan miktarın karşılığı olan parasal değer size ödenmekte, aksi durumda ise ürettiğiniz miktar tükettiğinizden düşülerek kalan miktarın parasal karşılığı sizin tarafınıza fatura edilmektedir. Yani akü ile depolamaya ihtiyaç duyulmaksızın çift yönlü sayaç ile mahsuplaşma yoluyla tüketimlerin bir kısmı binaların çatısında üretilebilmekte, mevcut yasalarımız da bunu desteklemektedir.
*****
Nedir bu fotovoltaik sistem diye biraz daha detaya girebiliriz. Fotovoltaik sistem dediğimiz yapı güneş pili ya da güneş hücresi dediğimiz, yüzeylerine gelen güneş enerjisini doğrudan elektrik enerjisine dönüştüren yarı iletken malzemeden teşkil yapılardır. Dünya üzerinde en çok bulunan ikinci element olan Silisyum bu alanda en çok tercih edilen yarı iletken malzeme olmuştur. Fakat Silisyum saf halde bulunmaz ve saflaştırma işlemi oldukça maliyetlidir. Bu durum da güneş pillerinin maliyetini arttırmaktadır. Yine de günümüzde bu maliyet günden güne düşmekte ve bu sistemler avantajlarını arttırmaktadır. Güneş enerjisi, güneş pilinin yapısına bağlı olarak %7 ile %23 arasında bir verimle elektrik enerjisine çevrilebilmektedir, bu da yeterli miktarda elektrik enerjisi üretimi için geniş çatı alanı ihtiyaçlarını doğurmaktadır.
*****
Unutulmaması gereken bir durumda bu sistemlerin kurulacağı bölgelerin iklim yapısıdır. Normal olarak sistemin kurulacağı yerde güneş ışınımı değerlerinin yüksek olması istenir. Ancak fotovoltaik sistemler yüksek nem ve yüksek sıcaklığı sevmezler ve verimleri düşer. Yüksek sıcaklıklı bir ortamda güneş hücrelerinin ısınması ile akım artarken, gerilim değeri düşer. Gerilimdeki düşüşün fazla olması nedeni ile çıkış gücünde de düşüş olur ve bu da verim kaybına neden olur. Yüksek nem de gelen güneş ışınımını kıracağı ve yayacağı için verim kaybına neden olmaktadır. Bu nedenle bu sistemlerin Antalya’nın deniz kıyısından uzak Döşemealtı, Korkuteli, Elmalı gibi ilçeleri için ideal olduğu söylenebilir.
Makine Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı Prof. Dr. İbrahim Atmaca