Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
Uygulamamızı İndir

Kadınlar iş yaşamından uzaklaştırılmak isteniyor

Varsayılan Resim

BES Şube Başkanı Devrim Mol, çalışan kadınların her alanda olduğu gibi çalışma hayatında da mücadele ettiğini belirterek kadınların iş yaşamından uzaklaştırılmaya çalışıldığına dikkat çekti
BÜRO Emekçileri Sendikası (BES) Antalya Şube Başkanı Devrim Mol, kadınların her alanda olduğu gibi çalışma yaşamında da eşitsizlikler ile mücadele ettiğini söyledi. Güvensiz çalışma hayatının tüm çalışanlar açısından ikilik ve ayrımcılığa yol açtığını belirten Mol, ‘Farklı kadro ve çalışma biçimleri, çalışma yaşamının eril karakterinden, kadının öncelikli sorumluluğunun ev ve bakım işleri olarak görülmesinden dolayı, kadınlar üzerindeki etkisi daha büyük oluyor. Bilinçli ve sistematik bir politikalar zinciri ile kadın yalnızca, aileyle, kocayla, çocukla tanımlanıyor. Tam da bu zihniyetle esnek çalışma, yalnızca kamu emekçisi kadınlara müjde gibi gösteriliyor. Biz Büro Emekçileri Sendikası (BES) Antalya Şubesi olarak müjde olarak gösterilen esnek, yarı zamanlı çalışma şeklinin biz kadınlara gerçekte ne vaat ettiğini, oyuncuları sendikamız üyesi kadın arkadaşlarımızdan oluşan küçük bir tiyatro oyunu ile anlatmaya çalıştık. Kadın emeği ancak; iş ve aile yaşamını uyumlaştırma anlayışı ile istihdamda kendine yer bulabilir’ diye konuştu.

KILIK KIYAFETE KARIŞIYORLAR

İş kollarında kamu emekçisi kadınların sıkıntılarına da değinen Mol, kadınların süt izninden ve birçok noktada çalışma koşullarının zorlaştırıldığını belirtti. Kadınların görevde yükselme sınavlarına hazırlanırken erkeklerle aynı fırsata sahip olmadığına dikkat çeken Mol, ‘Kadınlar evdeki tüm işleri bitirdikten sonra dinlenme ve uyku vakitlerinden feragat ederek sınava hazırlanıyor ve yazılı sınavlarda erkeklere nazaran daha yüksek puan almalarına rağmen mülakatlarda elemeye maruz kalıyorlar’ diye konuştu. Bazen amirlerinin giyim ve kuşamlarına bile karıştığını söyleyen Mol, ‘Amirlerimiz giyimimize karışma hakkı görebiliyor kendilerinde veya vatandaş kamu emekçisi bir kadını ‘edepsiz giyiniyor’ diye BİMER e şikayet edebiliyor. Bu söylem ve oluşturulan baskı gayri ihtiyari kamusal ve toplumsal alanlarda, sınavlarda (mülakatlarda) otokontrol geliştirmemize yol açıyor’ diye konuştu.

TAYİNLERDE SORUN

Erkek şiddeti ve can güvenliği tehlikesi olduğu halde boşanan kadın arkadaşlarının tayin talepleri noktasında sorun yaşandığını belirten Mol, ‘İhraç edilen kadın arkadaşlarımıza ilişkin yakın çevrelerinde, zaten kadının aktif bir sendikal mücadele yaşamı içerisinde olmaması gerektiği, asli görevinin evi, çocukları, eşi olduğu görüşü hakim ve kadın arkadaşımız suçluluk psikolojisine itiliyor. İhraç edilen erkek arkadaşlarımız bu süreçte böyle bir bakış açısına maruz kalmıyor. İhraç olduktan sonra erken menepoza giren kadın arkadaşlarımız var. Ve araştırmalar, kadınların toplumsal cinsiyet rollerinden dolayı yüklendikleri işlerin yoğunluğu, yoruculuğu sebebiyle, daha fazla sağlık sorunu yaşadığını, baskı ve mobbingden dolayı antidepresan kullanım oranının hızla arttığını gösteriyor’ dedi.

Çalışma alanlarında olduğu gibi, sendikal çalışmalarda da kadın erkek ayrımının yapıldığına dikkat çeken Mol, ‘Sendikalar içerisinde kadınların sözü erkekler kadar değerli olmuyor, kadının verdiği mücadele ikincilmiş gibi mücadele etmek sadece erkeğe hasmış gibi görülüyor. Yaşadığımız bunca olumsuzluk biz kadınları hiç bir zaman yıldırmamış ve mücadeleden geri bırakmamıştır. Aksine hayatlarımızın öznesi olarak, hep birlikte değiştirebileceğimizi, dönüştürebileceğimizi biliyoruz yaşamlarımızı ve dünyayı’ dedi.

Haber Muhabiri: Mehmet USLU