Prof. Songür, son yılların en tehlikeli hastalıklarından biri olarak kabul edilen KOAH'ı ve KOAH'a yakalanmamak için yapılması gerekenleri anlattı.
Toplumda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH görülüyor. Yapılan çalışmalar hastalığın sigara içenlerde ve ileri yaşlarda arttığını gösteriyor. Hastalık; gelişmekte olan ülkelerde erkekleri, gelişmiş ülkelerde ise her iki cinsiyeti de eşit oranda hatta kadınları daha fazla etkiliyor. Çünkü yapılan araştırmalar, kadınların tütün dumanına daha duyarlı olduğu ve erkeklerle eşit miktarda sigara içmelerine rağmen daha şiddetli hastalık geliştiği gösteriyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Necla Songür hastalık ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi.
40 YAŞ ÜSTÜ
KOAH yaygın, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. KOAH’ın görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde %15‐20’dir. KOAH teşhisi alanların büyük çoğunluğu sigara içen veya çok uzun süre sigara içmiş ve bırakmış kişilerdir. Hastalık sinsi ilerlediği için ve sigara bağımlıları öksürük, balgam çıkarma gibi şikayetleri önemsemediklerinden hastalık teşhisi konulduğunda, hastalar akciğer kapasitelerinin önemli kısmını kaybetmiş olmaktadır.
GEBELİKTE BEBEK İÇİN RİSK
Tüm dünyada sigara içimi en çok karşılaşılan risk faktörüdür. Ayrıca pasif sigara içimi de akciğerin toplam teneffüs edilen partikül ve gaz yükünü arttırarak, solunum sorunlarına ve KOAH gelişimine katkıda bulunur. Gebelik döneminde annenin sigara içmesi, anne karnındaki bebeğin akciğer büyüme ve gelişmesini etkiler ve bebek için de risk oluşturabilir.
KOAH’IN NEDENLERİ
Organik ve inorganik tozlar. Kimyasal maddeler ve buharları içeren maddelere maruz kalmak. Maden ve metal işçiliği, ulaşım sektörü ve odun/kağıt üretiminde çalışmak, çimento, tahıl ve tekstil işçiliği gibi meslekler nedeniyle toz, duman ve zararlı gazlara maruz kalmak.Açık ateşte veya iyi çalışmayan sobalarda yakılan odun, tezek, bitki kökleri ve kömür. İyi havalanmayan evlerde ısınma veya yemek pişirme amacıyla kullanılan biyomas yakıtların yol açtığı iç ortam hava kirliliği. Dış ortam havasının kirliliği ve düşük sosyoekonomik durum.
ERKEN BELİRTİLER ÖNEMSENMELİ
KOAH’ın en önemli belirtileri öksürük, balgam ve nefes darlığıdır. Öksürük ve balgam çıkarma önceleri sadece sabah görülür. Balgam çok az miktarda çıkar. Hastalar genellikle bu şikayetleri önemsemezler ve sigara içmenin doğal bir sonucu olarak kabul ederler. Gerçekte, şiddetli olmayan öksürük ile birlikte az miktarda balgam çıkarmak KOAH’ın erken habercisi olabilir. Eğer sigara içmeye devam edilirse ve hastalık ilerlerse öksürük şiddetlenir ve balgam miktarı gittikçe artar. Hastalar günün her saatinde balgam çıkarmaya başlar. Bazen boğulacak kadar şiddetle öksürükler oluşabilir.
DİNLENİRKEN BİLE OLABİLİR
Nefes darlığı; hastalığın erken döneminde koşma, hızlı yürüme veya merdiven çıkma gibi eforlarda ortaya çıkarken, ileri seviyede ise dinlenirken bile oluşabilir. Genellikle öksürük, balgam ve nefes darlığı şikayetleri 50 yaşına doğru ciddi şekilde artış gösterir. Bütün bu şikayetler kış aylarında özellikle hava kirliliğinin yoğun olduğu dönemlerde ve gribal enfeksiyonlar sonrasında artmaktadır.
SOLUNUM TESTİ
KOAH hastalığının kesin teşhisinde solunum testi yapılır. Bu çok kolay uygulanan bir testtir. KOAH erken teşhisi için sigara içen ve 40 yaşını aşmış herkes yılda bir kez solunum testi yaptırmalıdır. Solunum testi ile hem KOAH teşhisi konur hem de hastalığın şiddeti belirlenir. Akciğer filmi, kan oksijen seviyesi ölçümü ve bazı kan ve egzersiz testleri diğer yardımcı tetkiklerdir.
SİGARAYI BIRAKMAK ŞART!
KOAH’ta temel tedavi sigaranın bırakılması, tozlu ve dumanlı ortamlarda çalışmamak, bulunmamak ve düzenli ilaç tedavisidir. Sigara bırakıldığı zaman hava yollarında ve hava keseciklerindeki bozulmaların şiddeti yavaşlar. İlaçlar hastalığın ilerlemesini önlemez bu nedenle sadece nefes darlığını azaltmak için kullanılır. İlaçlar düzenli kullanılmazsa hastalık ilerler, sürekli nükseder ve hastane yatışları artarak birçok yan etkiler gelişebilir.
Yaşam kalitesini artırmak için bunlara dikkat edin
Düzenli egzersiz ve yürüyüş yapın. Soğuk ve hava kirliliğinin fazla olduğu saatlerde dışarıya çıkmayın. Her yıl sonbaharda grip aşısı yaptırın. Stresten uzak durmaya çalışın. Pulmonerrehabilitasyon programlarına katılın. Oksijen tedavisini ihmal etmeyin. Diyetisyen tarafından düzenlenen beslenme programı uygulayın.