BES yeni adli yıl açılışı nedeniyle basın açıklaması yaptı. Şube Hukuk Sekreteri Oğuz, yargı emekçilerinin daha iyi şartlarda çalışması ve yaşaması için taleplerde bulunurken yargı sistemini de eleştirdi
BÜRO Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi yeni adli yıl açılışı sebebiyle basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasını yapan Şube Hukuk Sekreteri Saliha Oğuz, yargı emekçilerinin daha iyi şartlarda çalışması ve yaşaması için taleplerde bulunurken yargı sistemini eleştirdi. YILLARDIR MÜCADELE EDİYORUZ Oğuz, ‘Adalet talebinin her türlü talebin önüne geçtiği koşullarda yargının bağımsızlığı ve yargı emekçilerinin sorunlarının çözümü için yıllardır mücadele ediyoruz. Yargı yılı açılış etkinliklerini taleplerimize dikkat çekmek için bir zemin olarak kullanmaya çalışıyoruz. 2010 referandumu sonrasında yargı alanında tahakküm kuran cemaat ve sonrasında mevcut iktidarın yargı sistemini iktidarlarını güçlendirmek ve toplumsal muhalefeti susturmak için bir araç olarak kullandığı bir dönemdeyiz. Mevcut yargı sistemi içerisinde dahi benimsemedikleri yargı kararlarını tanımayan siyasi iktidar, anayasal hakların kullanılmasını bile keyfi olarak engellemeye çalışıyor. Her sıkıştığında, kendi tabanını konsolide etmek için ötekileştirme dilini kullanan iktidar, antidemokratik uygulamalarda her geçen gün el yükseltiyor. Her gün neredeyse 4 kadının öldürüldüğü bir ülkede, kadın katliamı boyutuna varan şiddeti önlemek yerine, koruyucu yasaları uygulamıyor, hatta tüm hukuk normlarını hiçe sayarak, bir gece yarısı kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesini rafa kaldırıyor, ‘İstanbul Sözleşmesi Bizim Vazgeçmiyoruz’ yazan pankartlara el koyuyor, üniversitelerine sahip çıkan öğrencileri yerlerde sürüklüyor, tekmeliyor, boğazlarını sıkıyor, halkın iradesini yok sayıp belediyelere kayyımlar atıyor, seçilmiş vekillerin milletvekilliklerini düşürüyor’ eleştirilerinde bulundu. YARGI EMEKÇİLERİNE ÖDETMEYİN Bir yandan iş yükü, bir yandan mobbing, bir yanda keyfi olarak açılan soruşturmalar, mesai kavramı gözetilmeksizin çalışmaya zorlama, gece yarılarına kadar süren duruşmalar yargı emekçilerinin hem çalışma hem özel hayatını kabusa çevirdiğini söyleyen Oğuz, ‘Yargı emekçilerinin bu kabustan kurtulması, sendikamızca yıllardır gündemde tutulan, mücadele verilen taleplerinin gerçekleşmesinden geçiyor. 2009 yılından bu yana yargı emekçilerinin ekonomik haklarında hiçbir ilerleme sağlanmadı. Aksine var olan havuz paralarının kaldırılması, iyileştirme olarak verilen fazla mesai ödemelerinin kesilmesi, ulaşım paralarının sadece Ankara, İstanbul ve İzmir’le sınırlandırılması gibi uygulamalarla ekonomik kayıplar arttı. Bu nedenle yargı emekçilerinin insanca yaşayacakları bir ücret için öncelikle ekonomik kayıpları giderilerek derhal ek zam verilmeli. Ayrım yapılmaksızın, tüm yargı emekçilerine mesai ücreti ödenmesi sağlanmalı. Ulaşım ücretleri ayrımsız her ilde verilmeli. Havuz paralarının, yargı emekçilerinin lehine olacak şekilde düzenleme yapılarak ödenmesine tekrar başlanmalı’ diyerek taleplerini sıraladı.
