Temel gıda ürünlerinin fiyatlarında Mart ayında tam bir tsunami yaşandı. Mart ayında aylık bazda yüzde 17,3 oranında artış olurken gıdada yıllık fiyat artışı yüzde 118,8'le rekor kırdı
BİRLEŞİK Kamu-İş Konfederasyonun Ar-Ge birimi KAMUAR’ın halkın en fazla tükettiği 64 gıda maddesinden oluşan bir sepeti esas alarak yaptığı hesapladığı ‘Halkın enflasyonu’ Mart 2022 sonuçları açıklandı. Buna göre temel gıda ürünlerinin fiyatlarında Mart ayında tam bir tusunami yaşandı. Mart ayında aylık bazda yüzde 17,3 oranında artış olurken gıdada yıllık fiyat artışı yüzde 118,8’le rekor kırdı. Yılın ilk üç aylık döneminde ise yüzde 33,9 oranında artış kaydedildi. YILLIK 33,9 OLDU Temel gıda ürünlerinin fiyatlarında son aylarda yaşanan depremin Mart ayında tam bir tsunamiye dönüştüğünü ifade eden Birleşik Kamu Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık, ‘Gıda fiyatlarında Ocak’ta yüzde 9, Şubat’ta yüzde 4,7 olan gıda fiyatlarındaki artış Mart’ta yüzde 17,3 olarak gerçekleşti. Gıda fiyatlarında yılın ilk üç aylık döneminde yüzde 33,9 olarak gerçekleşen gıda fiyatlarındaki artış yıllık bazda ise üç haneli rakamlara ulaşarak yüzde 118,8 olarak gerçekleşti. KAMUAR’ın yaptığı araştırmasıyla, gelirinin büyük bölümünü gıdaya ayırmak zorunda olan ve enflasyona karşı herhangi bir koruması bulunmayan, sabit gelirlilerin, ücretlilerin ve yoksulların yaşadığı gerçek enflasyonun boyutunun tahmin edilmesi amaçlanıyor. Gıda fiyatları 2021 yılının tümünde genel enflasyon oranının oldukça üzerinde artmış, Ekim ayından itibaren daha da hızlanan artışlar aralık ayında aylık bazda yüzde 22’lik artışla zirve yapmıştı’ hatırlatmasını yaptı. AÇLIK RİSKİ ARTIYOR Türkiye’de uygulanan yanlış ekonomik ve tarımsal politikaların, uluslararası gelişmelerle birleşince, Türkiye’deki temel gıda fiyatlarının durdurulamayacak bir hızma artmasına yol açtığını gösterdiğini söyleyen Balık, ‘Tarımsal girdi fiyatlarında yaşanan artışlar bir yandan tarım sektörünün üretimini azaltıp tarımsal ürün fiyatlarının artmasına yol açarken bir yandan da Türkiye’nin buğday, ayçiçeği ve benzeri birçok üründe dışa bağımlı hale gelmesine yol açıyor. Bu nedenle de Türkiye’deki gıda fiyatları savaş ve benzeri uluslararası konjonktür nedeniyle uluslararası piyasalarda yaşanan gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışlara oldukça duyarlı hale geliyor. Uluslararası piyasalarda enerji ve gıda fiyatlarında yaşanan artışlar Türkiye’deki döviz kuru artışıyla birleşince, uluslararası piyasalardaki fiyat artışları Türkiye’ye birkaç kat şiddetle yansıyor. Enflasyon farkının, altı ayda geriden ücretlere yansıtılmasına yönelik bir gelir politikası izlendiği için, artan fiyatlar karşısında gelirinin satın alma gücü her geçen gün eriyen ücretliler ve diğer dar ve sabit gelirliler, diğer gereksinimlerine para ayırabilmek için açlık ya da kötü beslenme riskiyle karşı karşıya kalıyorlar’ dedi. AYLIK FİYAT ARTIŞI Mart’ta gıda fiyatlarındaki artışta bütün harcama gruplarında yaşanan yüksek oranlı artışlar belirleyici olduğunu anlatan Balık, ‘Ekmek, un, bulgur fiyatları, ekmek ve buğday ununa yapılan zamlar yüzünden martta bir önceki aya göre yüzde 19,4 oranında artış kaydetti. Et ve balık grubu fiyatlarında yüzde 30 gibi oldukça yüksek oranlı bir artış mart ayında süt ve süt ürünleri ile yumurta grubu fiyatları ise yüzde 4,8 oranında yükseldi. Marketlerin önünde uzun kuyruklar oluşmasına neden olan yağ fiyatlarında ise yüzde 30,5 oranında yükselme oldu. Meyve fiyatlarının yüzde 11,6 oranında arttığı Mart’ta sebze fiyatlarında, bir önceki aya göre ortalama yüzde 12,5 oranında yükseliş yaşandı. Bakliyat fiyatlarının yüzde 6,5 oranında arttığı martta, salça, zeytin, bal, çay, tuz ve benzeri gıda maddelerinden oluşan diğer işlenmiş gıda fiyatlarında ise yüzde 6,8 oranında artış kaydedildi.
